Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Gark Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Batırmak, Boğmak
- Havadan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boş, Değersiz
- Irak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzak
- Ötümlü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sedalı, Sürekli, Yumuşak
- Kaydiyat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sabıka
- Betik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kitap, Mektup, Tezkere, Pusula
- Kolektivizm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ortaklaşacılık
- Spot kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Peşin
- Yok Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Batmak, Çıkmak, Dağılmak, Erimek, Kaçmak, Sönmek, Yıkılmak, Yitmek
- Rozet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nişan
- Şiraze kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şerit; Düzen, Çığır
- Varaka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kağıt, Yazılı Kağıt, Varak
- Yötelmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öksürmek
- Tartaklanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hırpalanmak
- Hırsızca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uğruca
- Kalpak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Külah, Papak
- Cırcır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fermuar
- Avlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakalamak, Tutmak, Kandırmak, Aldatmak
- Boş Söylemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zırva
- Çağ Dışı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Köhne, Muasır Olmayan
- Ödün kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taviz, Ödünleme, İvaz, Tavizat
- Post kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Makam, Orun
- Santimantalist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duygusalcı
- Adaletten kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adil
- İstimzaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yoklama
- Benimsemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sahip Çıkmak, Kabullenmek, Onaylamak, Tesahup, Isınmak, Katılmak, Paylaşmak, Sarılmak, Tutmak
- İkmale Kalmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Borcu Olmak, Payize Kalmak
- Tonbalığı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Orkinos
- Sinmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Suspus Olmak, Nüfuz Etmek, Yılmak, Gizlenmek, Pusmak, Büzülmek, Saklanmak
- Dikinti Meydanı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şantiye
- Dişlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çiğnemek, Isırmak
- Derinlemesine kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzun
- Saplantı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fikrisabit, Sabit Fikir, İdefiks
- Sinirlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asabileşmek, Kızmak, Köpürmek, Öfkelenmek, Feveran Etmek
- Yaraşık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uygunluk
- Aşk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sevi, Sevda, Amor
- Ara Sıra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arada Bir, Arada Sırada, Bazen, Bazı Bazı, Kimi Vakit, Kimi Zaman, Zaman Zaman
- Şua kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Işın
- Şakrak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şen, Sevinçli, Keyifli, Gevrek
- Dilmaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çevirici, Çevirmen, Tercüman
- Kesim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlaşma, Bölge, Bölüm, Endam, Kesit, Kısım, Parça, Pazarlık
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü