Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Derinlemesine kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzun
- Kâtip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sekreter, Yazman
- Köşker kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yemenici, Ayakkabı Tamircisi
- Ofis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büro, Daire, Yazıhane, İşyeri
- İs kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurum, Sürme
- Yöresel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahalli, Mevzii, Yerel, Lokal
- Ziya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Işık, Aydınlık, Nur
- Tiraj kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baskı
- Pişkin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Girgin, Olgun, Sırtık, Utanmaz, Vurdumduymaz, Aldırmaz, Yüzsüz, Alışmış
- Tenzilat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fiyat İndirme, İndirim , Ucuzlaştırma
- Turizmci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gezginci
- Tesadüfî kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rastlantısal
- Didaktik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öğretici; Öğretim Bilgisi
- Polifoni kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çokses
- Hayatağacı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soyağacı
- Vestiyerci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Askılıkçı
- Esaret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutsaklık, Kölelik, Boyunduruk
- Taş Bina kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kâgir
- Halsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dermansız, Yorgun, Bitkin
- Yarım Akıllı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aptal
- Ponpon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Püskül
- Kaval kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düdük, Tef
- Bezenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Donanmak
- Tekabül Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karşılamak
- İyilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhsan, Lütuf, Nimet, Salah, Kayra, Kerem, İnayet, Esenlik
- Abdesthane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayakyolu, Tuvalet
- Kayıtmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dönmek, Geri Dönmek, Nükul Etmek, Rücu Etmek
- Bencilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hodpesentlik
- Yok Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Batmak, Çıkmak, Dağılmak, Erimek, Kaçmak, Sönmek, Yıkılmak, Yitmek
- Meşk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Egzersiz
- Tutak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kabza, Rehine, Tutacak, Sap
- Görme Engelli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Âmâ, Kör
- Plansız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tasarsız
- Sokur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Köstebek; Sönmüş
- Değişmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekişmek, Değiştirmek, Dönmek, Mübadele Etmek, Yürümek, Tahavvül Etmek, Tebeddül Etmek
- Şaibe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayıp, Güman, Hile, Kir, Kusur, Leke, Şüphe
- Hak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adalet, Doğru, Doğruluk, Gerçek, Hukuk, Kazanç, Kazı, Pay, Tüze
- Yabanketeni kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şeytansaçı
- Nehir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Irmak
- İzolasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yalıtım, Tecrit
- Pitoresk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bedizlik
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü