Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Sinmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Suspus Olmak, Nüfuz Etmek, Yılmak, Gizlenmek, Pusmak, Büzülmek, Saklanmak
- Dua kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakarış, Fatiha, Yalvarma
- Çatkı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sehpa
- Nağıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Masal
- Düğümlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağlamak
- Kazımak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıkarmak, Temizlemek, Yok Etmek
- Çiyleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çisenti
- Daktilo kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yazıncak
- Çip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yonga
- Arz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sunmak, Sunum, Bilgi Verme, Yeryüzü, Yerküre, Yer Yuvarlağı, Dünya, En, Maruzat, Yer
- Yataklık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kerevet, Karyola
- İstihlak Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tüketmek
- Udi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Utçu
- Kliring kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takas
- Günbatımı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gurup
- Bikir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kızlık, Erdenlik, Bekâret
- Söylenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azarlamak, Çıkışmak, Eleştirmek, Sızlanmak, Yakınmak
- İktisap Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kazanmak
- Monarşi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tekerklik
- Bahtiyarlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mutluluk
- Tutak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kabza, Rehine, Tutacak, Sap
- Barışmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlaşmak, Uzlaşmak
- Mal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meta, Emtia, Bayağı, Sığır, Esrar, Orospu, Varlık
- Maharetli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Becerikli, Usta
- Aldatma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Al, Hıyanet, Şike
- Mevkut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Periyodik, Süreli
- Bozulmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arızalanmak, Ekşimek, İçerlemek, Kulumak, Sınmak, Yozlaşmak
- Eğlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beklemek, Oyalanmak, Alay Etmek, Alem Yapmak, Durmak, Gezinmek, İzlemek, Lağa Koymak, Maskaraya Koymak, Seyretmek
- Geçme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçiş, Transfer
- Gösterme Parmağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşaret Parmağı
- Düzülmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koyulmak
- Radyatör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Petek, Isıtaç, Soğutaç
- Acemce kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Farsça
- İhtişam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görkem, Haşmet, Büyüklük, Göz Alıcılık, Gösterişlilik
- Sürveyan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözetmen
- Nesim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esinti
- Çalgı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saz, Enstrüman
- Kamet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boy, Endam
- Söze Bakan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uslu, Uysal
- Halen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Daha, Şimdi Bile, Şimdi, Şimdice, Hâlâ, Şimdilik, Şu Anda, Bugünkü Günde
- Biçare kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zavallı, Çaresiz, Gariban
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü