Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Gagayı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Martı
- Sanaatkar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sanatçı
- Muhaccer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tırabzan
- Steretching kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Germe
- Yatkınlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beceri, Meleke
- Siriderya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seyhun
- Kapital kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sermaye, Anamal, Başmal, Meta, Resülmal
- Egoizm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bencillik
- Kurmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşünmek, Hazırlamak, Sağlamak, Tasarlamak, Yapmak, Monte Etmek
- Bahsetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konuşmak, Söz Söylemek, Söz Etmek, Temas Etmek
- Tiryak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Afyon, Panzehir
- Mantıki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mantıklı
- Obje kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nesne
- Tan Yeri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ufuk
- Şatafatlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösterişli, Cafcaflı, Görkemli, Lüks
- Boğulmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölmek, Sıkılmak, Bunalmak, Gark Olmak
- Gerçekleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teyit
- Cafcaflı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösterişli, Şatafatlı, Karışık, Tehlikeli
- Aymazlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gaflet, Uyku
- Makam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Orun, Ölçü, Huzur, Kat, Koltuk, Mesnet, Mevki, Post, Sandalye, Terane, Yer
- Örtüsüz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açık
- Parçalamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bölmek, Kesmek, Paralamak, Sındırmak
- Boran kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fırtına
- Mantar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yalan
- Bağımsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müstakil, Tek Başına, Azat, Hür, Özgür, Özerk, Mutlak
- Sunucu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takdimci
- Erinçli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rahat
- Vitamin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gıda
- Restore Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Onarmak
- Zarar Ederek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zararına
- İnfisah Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozulmak, Dağılmak, Kokuşmak
- Haşinlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sertlik
- Sübut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerçekleşme, Kanıtlama, Tanıtlanma, Meydana Çıkma
- Samimilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçtenlik, Samimiyet
- Suiistifade kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Suistimal
- Nöker kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uşak, Yamak
- Borçlanma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstikraz
- Perişan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Berbat, Dağınık, Harap, Karmakarışık, Pejmürde, Perakende, Zavallı, Bozgun, Ezgin
- Yekta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tek, Eşsiz
- Kayran kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alan
- Yergi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hiciv, Taşlama, Hicviye
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü