Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Sunucu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takdimci
- Müteyakkız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyanık
- Tezahür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirme, Belirti, Görünme, Gözükme
- Denetmen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müfettiş
- Plaçkacı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çapulcu
- Mavimtırak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mavimsi
- Azılı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azgın, Yaramaz, Korkunç
- Tezyifkâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adi, Bayağı, Kötü
- Baltalamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sabote Etmek
- Arama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kontrol
- Yazı Yaban kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kır, Ova
- Isı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hararet, Sıcaklık
- Nekahet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durgunluk, Sayrılık Ertesi, İyisellik, İyileşme Dönemi
- Tuvalet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayakyolu, Hela, Wc, Yüznumara
- Fâni kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölümlü
- Rende kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yontaç
- Belirme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tebarüz, Tezahür
- Erat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erler
- Beklenmedik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fevkalade, Hayret
- Yönelteç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Direksiyon
- İşaret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İz, Alamet, Bel, Belirti, Damga, Delalet, En, Eser, Gösterge, İm, Koku, Nişan, Anlamlı İz
- Sarahat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belginlik, Belirginlik, Açıklık, Aydınlık
- Seyrek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aralıklı, Nadir, Nadiren, Ara Sıra, Kimi Zaman
- Tırtıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıkıntı, Girinti
- Şamandıra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüzertop
- Ütmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yenmek (Oyunda)
- Faça kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çehre, Giysi, Surat, Yüz
- Çatlak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ara, Aralık, Deli
- Dinsel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dini
- Kalbur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Elek
- Onarım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tamirat, Tamir, Restore Etme
- Hırsızlık Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çalmak, Çırpmak
- Paydaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hissedar
- Çerden Çöpten kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çelimsiz, Çürük, Narin, Zayıf
- Dürüstlük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğruluk, Namus
- İhtilal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Devrim, Kargaşa, Ayaklanma, Köklü Değişim
- Cop kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değnek
- Mal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meta, Emtia, Bayağı, Sığır, Esrar, Orospu, Varlık
- Baba Tatlısı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şambaba
- Caymak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vazgeçmek, Dönmek, Fikrinden Taşınmak
- İçtinap Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekinmek, Kaçınmak, Sakınmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü