Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Boran kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fırtına
- Anahtar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açar, Araç, Dil, Kurgu, Vasıta, Vesile, Açkı
- Uygulama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tatbikat, İnfaz, Tatbik, Yürütüm
- Salyangoz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sümüklü Böcek, İlbiz
- Şüphesiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuşkusuz, Elbette, Muhakkak, Zahir, Mutlak
- Çorba Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karıştırmak
- Kolpo kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dalavere
- Yani kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şu Ki, Demek, Bu Demek Ki, Şu Demek Ki, Sözün Kısası, Doğrusu
- Hakendaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Faraş
- Havi Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçermek, İhata Etmek, Kapsamak
- Frigorifik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soğutmalı, Soğutucu
- Kombine kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Toplu
- Minyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnce, Zarif, Küçük, Sevimli, Küçümen
- Öfkeli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hırslı, Kızgın
- Aza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Organ, Uzuv, Üye
- Denetçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kontrol, Murakıp, Kontrolör, Müfettiş
- Espressivo kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duygulu, İçten
- Herif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adam
- Egoizm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bencillik
- Çiklet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sakız
- Su Taşkını kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sel
- Methiye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Övgü
- Tevatür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Söylenti
- Dalkavukluk Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaltaklanmak
- Prenses kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kinz
- Deprenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hareket Etmek, Kımıldamak, Kımıldanmak, Sarsılmak
- Yöntemince kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Resmen
- Şömine kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buhari, Ocak
- Delice kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şahin
- Laf Ebesi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konuşkan
- Ehliyetli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tam, Yeterli
- Sürekli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Daima, Daimi, Daimî, Devamlı, Durmadan, Kalıcı, Temelli
- Tağyir Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozmak, Değiştirmek
- İrin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cerahat
- Türkü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Halk Ezgisi
- Akan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cari
- Çizinti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıyrık
- Mutabık Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlaşmak
- Katilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesinlik
- Mevki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Orun, Devlet, Durum, Kat, Mahal, Makam, Mesnet, Rütbe, Sandalye, Yer, Konum
- Hapis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cezaevi, Hapishane, Mahpus, Alıkoyma
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü