Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Ahiret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öbür Dünya, Öteki Dünya
- Lime kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tike, Dilim
- Rastoluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Diletlik
- Sayha kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çığlık, Bağırış
- Restoran kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lokanta, Aşevi
- Tamirat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Onarım
- Hamule kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yük
- Beynelmilel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uluslararası, Milletlerarası, Enternasyonal
- Bir Defa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hele
- Isınmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıcaklaşmak, Alışmak, Benimsemek
- Teşkilatçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Örgütçü
- Elit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seçkin
- Mahkeme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yargıevi, Yargı Yeri, Duruşma
- Mağduriyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adaletsizlik, Haksızlık
- Tutmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağrımak, Alıkoymak, Avlamak, Bağlamak, Başlamak, Beğenmek, Benimsemek, Bürümek, Girişmek, İzlemek, Kalmak, Kaplamak, Kapmak, Kavramak, Kullanmak, Müdafaa Etmek, Saklamak, Sarmak, Saymak, Sunmak, Taraftar Olmak, Tutuklamak, Uğramak, Ulaşmak, Varmak, Yakalamak, Yapışmak, Yapmak, Yenmek, Yönelmek, Zapt Etmek
- Ağıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hale, Ayla, Saya
- Viranelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yıkıntı
- Fazlalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Artık, Artı, Bolluk
- Kasavet Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaygılanmak
- Çilenti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Serpinti
- Düver kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Direk
- Felsefe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşünce Bilim, Hikmet
- Mir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Amir, Baş, Bey, Emir, Başkan
- Elips kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kapalı Eğri, Katı Nakıs
- Amil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Etken, Etmen, Sebep, Faktör
- Çapraz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aykırı, Düğme, Fermuar
- Bilgisayar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kompüter, Elektronik Beyin
- Termik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Isıl
- Atak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çevik, Hareketli, Girişken, Cüretkâr, Geveze, Atılım, Saldırı, Saldırış, Hücum, Hamle, Akın, Yiğit
- Yakınsak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mütekarip
- Lagar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çelimsiz, Zayıf
- Tanımama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnkâr
- Fiyakasız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cakasız
- Mücerret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bekâr, Soyut, Evlenmemiş, Yalnız, Ancak
- Temaşaya Koymak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sahnelemek
- Cihat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Din Savaşı, Gaza, Savaş, Harp
- Kılkoparan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kehribar
- Kâhil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erişkin
- Vekâlet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakmanlık, Vekillik, Bakanlık, Nazırlık, Yetkililik
- Oldurmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yetiştirmek, Olgunlaştırmak
- Branş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alan, Dal, Kol, İhtisas
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü