Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
ilenti ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Mükerrer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tekrarlanmış, Yinelenmiş, Yinel, Tekrarlı
- Kötü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acı, Aşağı, Aşırı, Berbat, Çok, Döküntü, Duman, Fena, İbret, Kaba, Kaput, Kara, Kör, Melun, Nadan, Nahoş, Pis, Sıfır, Şer, Tehlikeli, Yaman, Yaş, Endişe Veren
- Aynagöz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyanık
- Müjdesiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muştusuz
- Kesinti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fasıla, Tutma, Tutulma, İnkıta
- Paçarız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çapraz
- Zerer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sakınca
- Kuzguni kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kara
- Savsaklanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sallanmak
- İstatistik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sayımlama
- Retina kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağ Tabaka
- Borumsu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Embubi
- Cilve kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Naz, Eda, İşve, Tecelli
- Ölmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçinmek, Gitmek, Göçmek, Solmak, Yürümek
- Kurul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Heyet, Konsey
- Fahiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşırı, Çok Fazla, Taşırı
- Takva kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Günahtan Sakınma, Züht
- Birtakım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bazı, Bir Kadar, Kimi
- Sakınım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhtiyat, Tedbir
- Fütur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bezginlik, Usanç, Umutsuzluk
- Ahdetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ant İçmek, Yemin Etmek
- Sihir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyü, Efsun
- Monist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tekçi
- Yakarış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dua, Niyaz
- Sarfınazar Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vazgeçmek
- Mühürdar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Damgacı
- Fehamet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değer
- Topluluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Camia, Cemaat, Cemiyet, Ehil, Sosyete, Toplum, Zümre
- Affedilmiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muaf
- Pişdar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öncü
- Bağlam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağ, Bent, Demet, Deste, Kelep
- Muhkem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dinç, Gürbüz, Katı, Kıskıvrak, Sağlam, Tıkız, Sağlamlaştırılmış, Berk
- Sağlamlaştırma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takviye, Tekit
- Çangal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sırık
- Gözerimi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ufuk
- Gözetim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Himaye, Nezaret
- Fasıla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ara, Aralık, Kesinti, Ayırdım
- İtham Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Suçlamak
- Aşırı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taşkın, Çok Zorlu, Fevkalade, Pek Fazla, Gereğinden Çok, Çılgın, Çok, Hadden Artık, İfrat, Kötü, Lüks, Müfrit, Sivri
- Mensur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düz Yazı
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü