Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
okgen ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Zenginlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kudret, Varlık
- Takdir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beğenme, Yazgı, Değer Verme, Önemseme
- Sıyırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşürmek, Kaldırmak
- Anlatı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öyküleme, Üslup, Hikâye
- Öcü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Umacı
- Umacı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öcü
- Mütedeyyin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dindar, Dinselci
- Burcu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Itır, Güzel Koku
- Ferih kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Neşeli
- Homurdanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mırıldanmak
- Harislik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hırs
- Tazim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ululama
- Dikleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dikelmek
- Borç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kredi, Ödev, Ödünç, Vecibe, Deyn, Yükümlülük
- Yararsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beyhude, Boş, Çöp, Eğreti, Faydasız, Gereksiz, Kısır, Nafile
- Teskin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yatıştırma, Dindirme
- Rast kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğru, Düzgün, Tesadüf
- Mayi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıvı
- Lambacık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ampul
- Devrolmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçmek
- İlelebet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ebediyen, Sonsuza Dek, Ebedî
- Buhar Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaybolmak, Yok Olmak
- Serazat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azat, Hür
- Zamansız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vakitsiz
- Bıngıldamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Titremek
- Mahdut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sınırlı, Az, Basit, Dar, Kısıtlı, Sayılı, Çevrilmiş, Az Sayıda
- Rahat Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dinlenmek
- Yürekten kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Candan, İçten
- İtimat Reyi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güven Oyu
- Omuzlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşırmak
- Bitirmiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açıkgöz
- Hububat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tahıl
- Mesafe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açıklık, Ara, Aralık, Uzaklık
- Kederli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acılı, Acıklı, Tasalı
- Çorak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Verimsiz, Kıraç, Kısır, Yoksul
- Safra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öd
- Ehliyetli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tam, Yeterli
- Zanaatçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zanaatkâr
- Kapasite kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sığa, Yeti, İmkânlılık, Kabiliyet, Yetenek
- Laptop kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dizüstü
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü