Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Zahire kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşlık, Tahıl, Azık
- Muavenet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yardım
- Efkârıumumiye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçtimai Fikir, Kamuoyu
- Uğraş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cenk, İş, Meslek, Meşguliyet, Mücadele
- Eğri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çap, Çarpık, Muavveç; Eğmel, Mukavves; Eğik, Mail; Doğru Olmayan, Münhani; Eğmeçli, Mukavves
- Hisseli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Paylı
- Otorite kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yetkili, Yetke, Sulta, Erke
- Müstevi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düz
- Kalburüstü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seçkin, Değerli, Güzel, Seçme
- İşbirliği kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teşriki Mesai
- Anlayış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşünce, İzan, Zihniyet, Müsamaha, Telakki, Zeka, Feraset, Tolerans, Beyin, Hesap, İdrak, İhata, İş, Mezhep, Ufuk, Zihin
- Istılahi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Terimsel
- Yapmacık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sahte, Düzme, Suni, Yapay, Yapma, Zahirî
- Meftuniyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutkunluk
- Çekişmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kavga Etmek, Tartışmak, Bozuşmak, Mücadele Etmek, Yarışmak, Değişmek
- Kontrast kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karşıtlık, Karşıt, Tezat
- Şerefsizlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Onursuzluk, Alçaklık
- Dinlence kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tatil
- Bükülme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Devrim
- Kronik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süreğen
- Rastlaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görmek, Karşılaşmak, Rast Gelmek
- Yönetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İdare Etmek, Tedvir Etmek, Çevirmek, Kullanmak
- Yatmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulunmak, Eğilmek, Uyumak, Çalışmamak, Bilerek Yenilmek, Şike Yapmak
- Kesret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bolluk, Çokluk
- Spekülatif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurgusal, Vurgunsal
- Münderecat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçindekiler
- Lahza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı An, Göz Kırpımı
- Göynük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yanık
- Haydut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eşkıya, Harami, Kuldur, Şaki, Kır Hırsızı, Yol Kesici
- Gözlemci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müşahit
- Andıran kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Benzeyen, Eş, Benzer, Yakın
- Alkolik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarhoş, İçkici
- Chat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Söyleşi
- Evsiz Barksız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Avare, Başıboş
- Tırı Vırı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aptal, Boş, Değersiz
- Paydos kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teneffüs
- Maiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erdem, Bilelik, Hoşuntu, El Altı
- Çekemezlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haset, Zıddiyet
- Kaplam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kapsam, Şümul
- Onkoloji kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Urbilim
- Özlük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kişi, Zat, Özdek, Öz Madde, Cevher, Nelik, Mahiyet, İş, Kar, Husus
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü