Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Vasiyetname kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vasiyet
- Eğmeçli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğri
- Biz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tığ
- Bindi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Destek
- Poligam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çokeşli
- Fukara kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derviş, Fakir, Kembağal, Yoksul, Zavallı
- Anlaşmazlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhtilaf, Aykırılık, Geçimsizlik, Birleşmezlik, Uyuşmazlık
- Yıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sene
- Piyes kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oyun, Temaşa
- Derdest Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Paketlemek, Yakalamak
- Umu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arzu, İstek, Umut
- İstimlâk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kamulaştırma
- İsteyerek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilinçli, Bile Bile, Kasten, Kasti, Mahsus
- Deminden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Demin
- Enikonu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İyice, İyiden İyiye, Adamakıllı, İnce, Oldukça
- Yeryüzü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arz, Dünya, Küre, Zemin
- Sevir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boğa
- Ayrıntılar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teferruat
- Kepaze kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değersiz, Gülünç, Rezil, Utanmaz, Değersiz
- Dikeç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Direk, Sütun
- Kullanıvermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kullanmak
- Nazariyat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuramlar
- Önce kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Evvel, Evvela, Evvelce, İlkin, Peşin
- Tabip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hekim, Doktor, Sağaltman, Sagan
- Han kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kervansaray
- Çetir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şemsiye
- Mükellefiyetli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yükümlü
- Zavallı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Biçare, Âciz, Fakir, Fukara, Gariban, Garip, Miskin, Perişan, Acı Çeken, Mutsuz, Eksin
- Pancar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pancar
- Çepel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşık, Çamur, Kir, Pislik
- Mutluluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Devlet, Saadet, Sevinç, Ongunluk
- Esme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ürperti
- Sarmaşan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarılgan
- Zayıflamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Daralmak, İncelmek, Kurumak, Süzülmek
- Temaşa Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bakmak, Seyretmek
- Sergüzeşt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Serüven, Macera
- Seçici kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seçmen
- Yapınmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özenmek
- İnşa Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dikmek, Kurmak, Yapmak
- Gözsüz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görme Engelli
- Rantçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lüpçü, Getirimci
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü