Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Cezr ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Hurdahaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Paramparça
- Salameleyküm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Merhaba
- Kaos kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karışıklık, Kargaşa
- Resi Bey kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başkan
- Şerare kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıvılcım, Çakım, Çakın
- Apışık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şaşkın, Yorgun
- Ürküntü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korkma, Korku, Vahşet
- İkiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koşa
- Dengeli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kararlı
- Konusunda kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dair
- Yakacak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakıt, Mahrukat, Karaçıban, Odun, Kömür
- Melul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üzgün
- Sakınım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhtiyat, Tedbir
- Gayda kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tulum
- Milliyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ulusallık, Tabiiyet
- Ayak Tabanı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aya
- Kıçkırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ekşimek
- Mahrut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koni
- Durak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayanacak, Mevkif
- Aforoz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dışlama
- Sargı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağ, Pansuman
- Undercover kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Örtülü
- Gözlemevi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rasathane
- Nokta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tamamlamak, Konu, Yuv, Çekit, Bekçi, Benek, Derece, Gözcü, Nöbetçi, Puan, Radde, Sınır, Yer, Durak
- Tirbuşon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Burgu
- Muhteriz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekingen
- Nezaret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözetme, Gözaltı, Bakanlık, Kontrol, Murakabe, Bakma, Görü, Manzara
- Hoppa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hafif, Havai, Delişmen, Serbest, Koket
- Trajik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Feci
- Temelsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asılsız, Yanlış
- İnfilak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Patlama, Bösme
- Üleştirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Paylaştırmak, Bölüştürmek
- İgrofobi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teril Ürküsü
- Ünsüz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Samit, Sessiz
- Elmacık Sümüğü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Elmacık Kemiği
- Çiçek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gül
- Heybet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mehabet; Büyüklük, Ululuk, Azamet
- Ehliyetsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yetersiz
- Uçlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vermek
- Huzursuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk, Gergin, Karmakarışık, Rahatsız, Tedirgin
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü