Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Vıcık Vıcıklık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yumuşaklık
- Kategori kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ulam, Grup
- Telefon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alısün, Çınka
- Komünikasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alaka, İletişim, Rabıta, Ünsiyet, Haberleşme
- Zındıklık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dinsizlik
- Saymak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilmek, Demek, Gitmek, Hürmet Etmek, Önemsemek, Sıralamak, Tanımak, Tutmak
- Isıölçer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalorimetre
- Kizir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Köy Bekçisi
- Bir Tomar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fazla
- Kostik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşındırıcı, Yakıcı
- Alak Otu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çim
- Kap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cilt, Kapak, Örtü, Yüz
- Menfur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İğrenç, Tiksindirici, Alçakça
- Misket kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gülle, Bilye
- Güdüm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sevk, İdare
- Zorba kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derebeyi, Baskıcı, Acımasız
- Riyakâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İkiyüzlü
- Mermi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gülle, Kurşun
- Nutuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konuşma, Söylev, Söz
- Ira kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karakter, Seciye, Öz Yapı, Kişilik
- Hububat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tahıl
- Hakça kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğrulukla
- Karacılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İftira, İsnat
- Izdırap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acı, Üzüntü, Sıkıntı, Keder, Sızı
- Israr Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Direnmek, Ekşimek, Tutturmak, Üstelemek, Zorlamak
- İstismarcılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sömürücülük
- Eksen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çizgi, Dingil, Mihver, Ok
- Kavga Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çatışmak
- Amil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Etken, Etmen, Sebep, Faktör
- Otamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tedavi Etmek
- Hırsızlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çalmak
- Metanetsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayanıksız
- Sayışma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takas
- Kandırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aldatmak, Ayarlamak, İkna Etmek
- Üretim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstihsal, Kuruluş
- Sezmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlamak, Çıkarmak, Duymak, Görmek, Hissetmek, Fark Etmek, Kestirmek, Duyumsamak
- Ebekuşağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gökkuşağı, Alkım, Eleğimsağma
- Karışıklık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzensizlik, Kargaşa, Fesat, Fitne, İhtilal, Keşmekeş
- Dalgıç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Balık Adam, Kurbağa Adam
- Ses kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Selen, Oy, Rey, Seda, Tavış, Ün, Yaygara
- Naşir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yayan
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü