Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Uyarım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tembih
- Ak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beyaz, Dürüst, Rahat, Temiz
- Duraksamadan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gözü Kapalı
- Lahza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı An, Göz Kırpımı
- Gün kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çağ, Devir, Gündüz, Güneş, Sıra, Tarih, Zaman
- Şakketmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Parçalamak, Yarmak
- Anıklamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hazırlamak
- Afif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esenlik, İffetli, Temiz, Afiyet, Sağlık, Akman
- Peştamal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Futa
- Yaklaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Benzemek, Uğramak
- Karizma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ergi, Etkileyicilik, Büyü
- Teşkil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oluşturma, Oluşum
- Üzülme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teessür
- Dileme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rica, Talep
- Kompresör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkaç
- Olgunlaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelişmek, Kızarmak, Olmak, Yetmek
- Hallaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atımcı
- Ferz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vezir
- Kara Baht kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kara Yazı
- İkmal Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tamamlamak
- Satirik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yergisel
- Taş Pamuğu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaya Lifi, Asbest
- Ocumak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekinmek, Ürkmek
- Palamut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pelit, Sivri
- Boşlama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhmal
- Saçan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Naşir
- Hakikaten kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğrudan, Fiilen, Gerçekten, Nitekim, Sahiden
- Seslendirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaydetmek
- Usare kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özsu
- Nüktedan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şakacı, İnce, Nükteci
- Sayrılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutku
- Daniska kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İyi, En İyi, Âlâ
- Petek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Radyatör
- Çokeşlilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Poligami
- Yaraşır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Layık, Şayan, Uygun
- İkametgâh kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oturulan Yer, Konut
- Çırağ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mum, Kandil, Lamba
- İftira kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İsnat, Kara, Tezvirat, Kara Çalma, Bühtan, Karacılık
- Sönmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçmek, Tükenmek, Yitmek, Yok Olmak
- Yadsılı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olumsuz, Menfi, Salibe
- Yakacak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakıt, Mahrukat, Karaçıban, Odun, Kömür
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü