Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Tiryak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Afyon, Panzehir
- Eyvallah kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hüdahafız
- Sakınma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhtiyat, İmtina
- Bilişmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öğrenmek
- Tek Parça kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yekpare
- Komando kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akıncı
- Şiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kabarık, Kozalak, Ur, Şişkin, Mil
- Tökezmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tökezlemek
- Yerinmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hayıflanmak, Acınmak, Teessüf Etmek, Pişman Olmak
- Jenosit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soykırım
- Meşakkatli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güç
- Cevher kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Töz, Yetenek, Öz, Asıl, Cevahir, Maya, Mücevher
- Şırakkadak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ansızın
- Firkat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayrılış, Ayrılık
- Birdenbire kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ani, Aniden, Ansızın, Gafleten, Yekten, Hemencecik, Beklenmedik Anda
- Meşime kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Etene, Son
- Halen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Daha, Şimdi Bile, Şimdi, Şimdice, Hâlâ, Şimdilik, Şu Anda, Bugünkü Günde
- İkaz Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dürtmek, Uyarmak
- Alçalmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soysuzlaşmak
- Yekpare kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bütün, Tek Parça
- Revalüasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değer Artırma
- Peyzaj kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görünüm
- Piştahta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tezgâh
- Direnmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göğüslemek, Karşı Durmak, Üstelemek, Ayak Diremek, İnat Etmek, Israr Etmek, Taannüt Etmek
- Selametlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uğurlamak
- Çingülü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kamelya
- Leçek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başörtüsü
- Neciplik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asalet, Efendilik
- Ululamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağırlamak, Ulu Tutmak, Ulu Tanımak
- Örtüsüz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açık
- Tel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Lif, Makara
- Dinmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bitmek, Dayanmak, Durmak, Kesilmek
- Karagül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Astragan
- Kalça Kemiği kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oma
- Önem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ehemmiyet, Hüküm, Yer
- Bir Zamanlar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eskiden, Vaktiyle
- Düçar Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uğramak
- Bohça kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıkın, Bütçe
- Yöneltme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tevcih
- Borçlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tedeyyün Etmek
- Endirekt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolaylı
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü