Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Teşerrüf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Onurlanma, Şereflenme
- Bomboş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tamtakır
- Ödenti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aidat
- Palas Pandıras kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Telesik, Çarçabuk
- Konuşma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görüşme, Konferans, Laf, Musahabe, Müzakere, Nutuk, Sanat, Sohbet
- Tebelleş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Musallat
- Günçiçeği kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayçiçeği, Güne-Bakan, Gündöndü
- Mücellit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ciltçi, Kapçı
- Azimli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kararlı
- Karı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Refika, Aile, Avrat, Bayan, Eş, Familya, Harem, Hayat Yoldaşı, İhtiyar, Kadın, Yaşlı, Zevce
- Uyuşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yola Gitmek, İmtizaç Etmek, Mutabık Kalmak
- Plasman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yatırım
- Tırpan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kerenti
- Şiir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koşuk, Deyiş, Manzume, Nazım
- Sağtöre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ahlak
- Tasni kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Suni, Uydurma, Yapma
- Yordamlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Becerikli, Yakışıklı
- Meneviş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hare
- Nüfuzkâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güçlü
- Hemfikir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kafadar, Aynı Düşüncede, Aynı Görüşte, Oydaş
- Köstebek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sokur, Yer Sıçanı; Sıraca
- Vikaye Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esirgemek, Korumak
- Hanuman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ocak
- Samit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sessiz, Ünsüz
- Degaje kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açık, Geniş, Serbest
- Büyük Ana kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyük Anne
- Kondansatör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sığaç
- Sudan Ucuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bedava
- Tehlikeli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağır, Ciddi, Korkulu, Kötü, Netameli
- Ahdetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ant İçmek, Yemin Etmek
- Karışıklık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzensizlik, Kargaşa, Fesat, Fitne, İhtilal, Keşmekeş
- Kadıncıl kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zampara
- Takipçilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İzlemlilik
- Çitmik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıngıl; Parmak Ucuyla Alınan (Miktar); Üzüm Salkımının Küçük Dalı; Çimdik
- Cemiyyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurum
- Rehinci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutucu
- Sebat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Direnme, Direşim, Dura, Direşme
- Yeğlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rüçhan
- Kontekst kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağlam, Çevre
- Yapan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fail
- Sınıflama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tasnif
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü