Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Sürür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sevinç
- Kökelmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şişmanlamak
- Yazıklanma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teessüf
- Kademhane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tuvalet, Ayakyolu
- Eğirmen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İğ
- Sormak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Araştırmak, Bilgi İstemek, Sual Etmek, Açıklama İstemek, Soğurmak
- Problematik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sorunsal
- Bisturi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Neşter
- Zıpır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taşkın, Delişmen, Kaçık, Hoyrat
- Hudutsuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sınırsız, Sonsuz
- Kampüs kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yerleşke
- Tefeyyüz Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlerlemek, Yükselmek
- Seslem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hece
- Tartaklanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hırpalanmak
- Sema kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gökyüzü, Gök
- Müşkül kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güçlük, Zorluk, Zor, Çetin, Güç, Engel
- Istırap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Keder, Üzüntü, Acı
- Pars kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çine, Kaplan, Leopar, Pelenk
- Küfretmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Okumak, Sıvamak, Sövmek
- Şırınga kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İğne, Enjektör
- Çentik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kertik, Nişan, Küçük Oyuk
- Gücenik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küskün
- Evvelce kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eskiden, Önce, Önceden
- Kamga kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yonga
- Arızalanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozulmak, Sınmak
- Ege kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Veli
- Gece Kuşu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yarasa
- Yakışık Almak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yerinde Olmak, Uygun Düşmek
- Aytışmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atışmak, Tartışmak, Münakaşa Etmek
- Yapak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yapağı
- Çember kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Döngü, Manka, Çevre, Daire
- Zülüf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Perçem
- Şüphesiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuşkusuz, Elbette, Muhakkak, Zahir, Mutlak
- Bakmamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Terk Etmek
- Endoderm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçderi
- Sukut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşme
- Burağan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hortum
- Yatalak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yatağan, Hastalıklı, Zayıf, Tifo, Tembel
- İlliyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nedensellik
- Büyük Ana kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyük Anne
- Azade kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Serbest, Özgür, Erkin, Başıboş, Bağımsız
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü