Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Siper kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korunak, Dulda, Kuytu, Senger, Yağmur, Korunmalık
- Kaya Lifi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taş Pamuğu, Asbest
- Şeytan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İblis
- Nagehan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ansızın, Birdenbire
- Soygun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vurgun, Yağma
- Rahne kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gedik, Yarık, Deşik
- Manidar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlamlı, Manalı
- Burnu Havada kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kibirli
- Komisyoncu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arapaycı, Aracı, Simsar
- Çetir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şemsiye
- Nazik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saygılı, İnce, Kibar, Edepli, Efendi, Kritik, Narin, Tetik, Yepelek
- Yalın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sade, Alev, Basit, Bezeksiz, Çıplak, Dal, Düz, Süssüz, Burhan
- Kontrol kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Denetçi, Denetim, Muayene, Nezaret, Yoklama, Denetleme
- Kakırdamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurumak, Ölmek
- Rezerv kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaynak, İhtiyat, Yedek, Saklanmış, Biriktirilmiş, Henüz İşletilmemiş
- Eriyebilen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Münhal
- Gebe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boğaz, Hamile, İki Canlı, Yüklü, Aylı
- Başüstüne kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oldu
- Tiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnce, Keskin (Ses)
- Şakramak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şakımak
- Refakatçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eşlikçi
- Dertli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üzgün, Hasta, Yanık, Yaralı
- Dümdüz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Basit, Sade
- Arif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgili, Bilge, Sezgili, Bilikli, Anlayışlı
- Dözüm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hoşgörü, Tahammül, Tolerans
- Buruşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tiksinmek
- Çalıntı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ganimet
- Dinlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kulak Vermek, İşitmek, Söz Dinlemek, Uymak
- Cağ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Banyo
- Mahkeme Kararı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hüküm
- Depo kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ambar
- Teveccüh Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yönelmek
- Gonca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tomurcuk, Konca
- Yelpik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nefes Darlığı, Astım
- Etkili Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yapmak
- Muaraza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekişme, Kavga
- Aksiseda kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yankı
- Çoğalmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Artmak, Kaynamak, Türemek, Üremek, Yükselmek
- Hanek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konuşma, Söz
- Turunçgiller kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Narenciye
- Kıtlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İncitmek, Isırmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü