Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Sertelmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sertleşmek
- Şikeste kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sınık, Kederli, Kırgın, Kırık
- Kaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Budala
- Emretmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buyurmak
- Etken kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aktif, Faktör, Malum, Müessir, Amil
- Uygar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Modern, Çağdaş, Medeni, Medenî
- Sahn kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Avlu
- Galeyan Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Coşmak, Kaynamak
- Omuz Omuza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birlikte
- Ayan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belli, Açık
- Yatmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulunmak, Eğilmek, Uyumak, Çalışmamak, Bilerek Yenilmek, Şike Yapmak
- Yetişkin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyük, Yetişmiş
- Ekspansiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yayılım
- Emreylemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buyurmak
- Arzıtilek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Utarit, Merkür
- Semiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kökelen, Şişman
- Gonca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tomurcuk, Konca
- Kâfi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeterli, Bes, Yeter, Yetişir, Artık İstemez
- Halel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozma, Bozukluk
- Kanma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kanaat
- Kabızlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kabız
- Yalınlaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sadeleşmek
- Katışık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Harç, Karışık, Karma, Melez, Mahlut
- Tahmin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oranlama, Hesap, Keşif, Oran, Kestirme, Düşünme, Tasınlama, Tasın
- Büyük Peder kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyük Baba, Dede
- İzah kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açıklama
- Borumsu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Embubi
- Aygıt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cihaz, Araç, Alet
- Numune kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Emsal, Göstermelik, Örnek
- Böyle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şöylece, Gibi, Şekilde, Bunun Gibi, Bu Biçimde, Bu Yolda, Bu Çeşit
- Nakliyatçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taşımacı
- Siper kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korunak, Dulda, Kuytu, Senger, Yağmur, Korunmalık
- Muvakkaten kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muvakkati
- Endirekt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolaylı
- Kritik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eleştiri, Nazik, Tehlikeli, Endişeli, Ciddi, Korkulu
- Envanter kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Döküm, Demirbaş
- Zatî kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kişisel, Özel, Doğrusu, Aslında, Esasen
- Objektivite kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nesnellik
- Üslup kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Biçem, Hava, Tarz, Stil
- Mukavim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayanıklı, Güçlü
- Petrol kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeryağı, Gaz Yağı
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü