Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Sarkıntılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sataşma, Tecavüz
- Kişioğlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnsan, İnsanoğlu
- Taze kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Körpe, Dinç, Yaş, Yeni, Yorulmamış
- Günaydın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sabahın Hayır
- Yumruk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baskı
- Kompozisyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bileşke, Yazılı Çalışma, Tahrir, Kitabet
- Kuşatma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Abluka
- Deneyimsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tecrübesiz, Toy
- Efsus kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yazık
- Bolluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bereket, Yağmur
- Sabit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durağan, Durgun, Kesin, Oturaklı, Tutarlı, Tanıtlanmış
- Vazgeçirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sökmek
- İyi Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaldırmak
- Sükût kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Susku, Susma, Sessizlik, Konuşmama, Söz Söylememe
- Çoğu Kez kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Genellikle
- Bezenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Donanmak
- Kibarlaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İncelmek
- Kağan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hakan, Han
- Radyatör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Petek, Isıtaç, Soğutaç
- Girdap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çevrinti, Çevri, Burgaç, Burulgan
- Seda kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ses, Ün
- Berhayat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Canlı, Yaşayan
- Şarj Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüklemek
- Selikasız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hoyrat
- İşten Kaçmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaytarmak
- Arlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkılgan, Utangaç
- Tabiatçılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doğacılık
- Telkin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı (Düşünce) Aşılama, Kulağına Koyma
- Kastetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Amaçlamak, Kıymak, Kötülük Etmek
- Bina Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayamak, Kurmak, Yapmak
- Sadakat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağlılık, Doğruluk, İçten Bağlılık
- Söz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alay, Güfte, Kelam, Kelime, Laf, Lafız, Lakırdı, Lakırtı, Lügat, Nazire, Nutuk, Söylenti, Sözcük
- Ziynet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süs, Bezek
- Tecziye Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cezalandırmak
- Çarpınmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çırpınmak
- Hamdetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şükretmek
- Tembellik Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pineklemek, Üşenmek, Yüksünmek
- Yazım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İmla
- Rezidans kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konut
- Özsaygı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Onur, İzzetinefis
- Müterakki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İleri, İlerici
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü