Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Sakınmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korkmak, Çekinmek, Esirgemek, Gözetmek, İhtiyat Etmek, Korumak
- Görkem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Debdebe, Gösteriş, İhtişam, Şaşaa, Şatafat, Tantana, Haşmet
- Geçmişte kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eskiden
- Tutkal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yapışkan
- Küme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Grup, Kütle, Öbek, Takım, Tomar, Topa, Yığın, Lig
- Haberleşme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İletişim, Muhabere
- Programlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İzlenceli
- Mürettebat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tayfa, Çalışman
- Kahvedanlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cezve
- Şantöz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şarkıcı (Kadın)
- Engelsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açık
- Boşboğaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çaçaron, Çenebaz, Farfara, Geveze
- Zararsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dokuncasız, Ziyansız
- Tesviye Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ödemek, Vermek
- Sağımlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sağmal
- Örsek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşkün, Perişan
- Ulama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağlama, Ek, İlave, Katkı
- Zihince kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zihnen
- Gözletmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oyalamak
- Haber Vermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Salık Vermek
- Kani kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnanmış
- Maket kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Örnek, Taslak
- Kese kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kestirme
- Kol kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bölüm, Branş, Dal, Destek, Dizi, Düzen, Grup, Kanat, Karakol, Kısım, Şube, Tutacak
- Sağ Selamet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Salimen
- Çeki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı, Tartı, Üzüntü
- Başefendi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başkatip
- Kurulu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oturmuş
- Çukur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mezar, Çökük
- Temyiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayırt Etme, Farklandırma, Seçme
- Açıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ferahlatıcı, Güzelleştirici
- Patronluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşverenlik
- İtinasızlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhmal
- Nekes kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cimri, Eli Sıkı
- Haksızlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ülevsizlik, Mağduriyet
- Kırık Dökük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çürük, Değersiz, Eski
- Yaya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Piyade, Ayakla, Geçici, Yayan
- İletken kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beletçi
- Gözgü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayna
- Süssüz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Basit, Çıplak, Düz, Sade, Yalın
- Poşu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolama, Başörtüsü
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü