Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Safderun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saf
- Tom kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kubbe
- Kıyaslamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karşılaştırmak, Mukayese Etmek, Oranlamak, Salıştırmak
- Artakalan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Artık, Fazla, Artmış, Ziyade
- Kinci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kindar
- Kısım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bölüm, Hisse, Bölük, Kesim, Kol, Fasıl, Hizip, Parça, Takım
- Yoksulluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fakirlik, İhtiyaç, Sefalet, Zaruret
- Kılıklamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oyalamak
- Elik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dağ Keçisi
- Senkronik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eşanlı
- Apse kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıban, İltihap, İrin Birikimi
- Çağ Dışı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Köhne, Muasır Olmayan
- Hatırat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anılar
- Met kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kabarma
- Feyiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Verimlilik, Bereket, Mutluluk, Gürlük, Ongunluk
- Çıkar Yol kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çare
- Önem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ehemmiyet, Hüküm, Yer
- Keşşaf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İzci
- Arzu Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dilemek
- Alacak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Matlup
- Günahkâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fail, Sanık
- Egzogami kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dışevlilik
- Dayı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arka, Cesur, Havadar, Kabadayı, Yiğit
- Biçim Birimi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Morfem
- Sonsuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çok, Ebedi, Ebedî, Tükenmez, Bitimsiz, Sonrasız
- Akdarı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cin Darısı, Cin Mısırı, Darı
- Hesap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aritmetik, Durum, Tahmin, Tutum, Oranlama, Tasınlama, Tasavvur
- Cefengiyat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ivır Zıvır, Yave, Zırva
- Evlat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oğul, Kız, Soy, Çocuk, Çocuklar, Döl, Yavru
- Anarşi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kargaşa; Başsızlık, Karışıklık, Düzensizlik
- Biçim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şekil, Form, Tarz, Eşkâl, Hat, Kalıp, Merkez, Minval, Suret
- Şuluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mızıkçı
- Kaçıngan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekingen
- Sefer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yolculuk, Defa, Kere, Kez, Savaş, Yol, Savaşa Gidiş, Harp
- Lazımlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oturak
- Zahir Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirmek
- Yazman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kâtip, Sekreter
- Yavşak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bit yavrusu, Sirke, Geveze, Yılışık Kimse
- Tanıtma Yazısı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Jenerik
- Sesli Uyumu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ünlü Uyumu
- Gidon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yönelteç
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü