Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Röprodüksiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özdeşbaskı, Çoğaltma, Taklit, Kopya
- Kutsuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kötü, Zavallı
- Fazla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Artık, Çok, Lüks, Ziyade, Sık Sık
- Saçma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yersiz, Boş, Neşir, Absürt
- Deşikaçan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Delecek, Delgeç
- Oportünizm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fırsatçılık
- Yoksulluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fakirlik, İhtiyaç, Sefalet, Zaruret
- Sunuş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sunmak İşi, Ön, Maruzat, Ön Söz
- Tedavi Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzeltmek
- Dırıltı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekişme
- Karikatür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taslak
- Meraret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acılık
- Arkeolog kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kazı Bilimci
- Carcur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fermuar
- İhtiyarlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaşlılık, Güçsüzlük, Zayıflık
- Dolu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Komple, Meşgul, Yoğun
- Hırslanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öfkelenmek
- Terbiyesiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğitimsiz, Görgüsüz
- Tarumar Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karıştırmak
- Tokuşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çarpışmak
- Muvaffak Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başarmak
- Revize Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzeltmek
- Seğmen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Genç Yiğit
- Tanrıça kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlahe, Umay
- Cırnaklamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tırmalamak
- Kriminal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Suçsal
- Civelek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Neşeli, Sokulgan, Sevimli
- Abitleşme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zahitleşme
- Sunu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arz, Takdim
- Basılı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Matbu
- İmamkayığı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tabut
- Öğüt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ders, Nasihat
- Batırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Banmak, Gömmek, Mahvetmek
- Erinç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Huzur, Rahat, Dirlik
- Belli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşikâr, Muayyen, Belirli, Açık, Sade, Aleni, Malum, Ortada Olan, Bedih, Zahir, Mahsus, Maruf, Vazıh
- Yer Yağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Petrol
- Acuze kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kocakarı
- Mürteci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerici, Kaytak
- Tahaşşüt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yığınak
- Otamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tedavi Etmek
- İstismar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sömürme, Yararlanma
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü