Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Piyade kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaya, Yayan, Piyon
- Oturmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İkamet Etmek, Geçmek, Göçmek, Kalmak, Kökleşmek, Yaşamak, Yerleşmek
- Yavuklu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sözlü, Nişanlı, İstekli, Namzet, Sevimli
- Amcazade kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Amcaoğlu
- Nispet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlgi, Oran, Bağıntı, İlinti, İnat Olarak
- Adım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Girişim, Hamle, Etap, Aşama
- Sukut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşme
- Konmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalmak, Konulmak, Koyulmak, Salınmak
- Ortaklık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İştirak, Şeriklik, Şirket
- Rastlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çatmak, Düşmek, Karşılaşmak, Rast Gelmek
- Saloz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Salak
- Nazara Çattırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vurgulamak
- Müjdelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muştuluk
- Telemekanik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzaktarım
- Oylamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sese Koymak
- Hakkında kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üzerine, İlişkin, Baresinde, İçin, Karşı, İlgili Olarak
- Berk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katı, Sert, Haşin, Sağlam, Rasin, Kıskıvrak, Tıkız
- Hukuki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tüzel
- İmkânlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mümkün, Olanaklı
- Lacerem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Elbette
- Izrar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zarar Verme, Zarara Sokma
- Mevkute kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Periyodik
- Kargımak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlenmek, Lanet Etmek, Lanetlemek
- Ahbapça kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçten
- Yemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aş, Yemek Yeme, Yiyecek, Taam, Ekmek, Batmak, Çizmek, Dalamak, Delmek, Harcamak, Isırmak, Kemirmek, Lokma, Mahvetmek, Oymak, Tüketmek, Aşındırmak, Bitirmek
- Sürgit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlelebet
- Müşerref kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şereflenmiş, Onurlanmış
- Akşam Vakti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akşam Çağı
- Toplanık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müçtemi
- Orası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ora
- Yaraştırma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tensip
- Kumlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kumsal
- Asude kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sessiz, Rahat, Dingin, Sakin
- Sakatlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sökelmek
- Kontrolör kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Denetimci, Denetçi, Kontrol
- Lenk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aksak, Mıymıntı
- Barışçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sulhperver, Barışsever
- Bahadır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kahraman, Yiğit, Batur, Alp
- Liva kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sancak, Tugay
- Aral kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takımada, Sıradağ, Ada, Cezire
- İddiasız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Savsız, Mütevazı
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü