Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Omuzdaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arkadaş, Hempa
- Nimbus kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kara Bulut
- Art Arda kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Peş Peşe, Arka arkaya
- Arkalamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korumak, Arkasına Almak, Yüklenmek, Müzaheret etmek
- Meğerse kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meğer
- Tanıtma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takdim
- Çakmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vurmak, Anlamak, Sezinlemek, Bilmek, Mıhlamak, Saplamak
- Jandarma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açıkgöz, Zaptiye, Korucu, Kolluk
- Çökel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tortu; Çökelti, Rüsup
- Matlaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soluklaşmak
- Sulusepken kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı (Kar) Yağmurla Karışık
- Ateşlilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hararet
- Tertipli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzenli
- Muhtemelen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olasıca, Belki, Olabilir
- Tuhafiyeci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çerçici
- Çirkin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Berbat, Biçimsiz, Suratsız, Bed, Gudubet, İbret, Kaba, Karanlık, Münasebetsiz, Nahoş
- Dide kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göz
- Yalınlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açık
- Görgü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deneyim, Tecrübe, Terbiye, Adabımuaşeret
- Görgülü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aydın, Efendi
- Haysiyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değer, İtibar, Onur, Saygınlık, Şeref, İtibar, Yalım, Iz Saygısı, Aygınlık
- Müruruzaman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hukuki Mühlet, Zaman Aşımı
- Televizyoncu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İzleçmen
- Ufantı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kırıntı
- Kemirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yemek
- Bina kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çatı, Yapı
- Altüst kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karmakarışık
- Süspansiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asıltı
- Dürüm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dürmek
- Check-Up kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sağlık Taraması
- İzafi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağıntılı, Göreceli, Nispi
- Kaba kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görgüsüz, Özensiz, Abullabut, Çirkin, Ham, Hantal, Kabak, Kalas, Kötü, Köylü, Nadan, Yoğun, Yoz, Sakil
- Keşiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karabaş, Rahip
- Kendir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kenevir
- Rahim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acıyan, Merhamet Eden, Acıma; Balalık, Karın, Uşaklık, Dölyatağı
- İzdivaç Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Evlenmek
- Şato kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Köşk
- Broşür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kitapçık, Risale
- Cici kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güzel, İyi, Hoş
- Defa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kere, Kez, Sefer, El, Kat, Misli, Nöbet, Öğün, Yol
- Sakıncasız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Emin
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü