Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Müşabih kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Benzer
- Buke kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koku
- Yerleştirme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İskân, Düzen
- Kanmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kani
- İçtimaiyat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Toplumbilim
- Damla Taş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarkıt
- Mesul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sorumlu
- Berceste kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güzel, Latif, Seçme
- Tacilî kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acele, İvedi
- Kuytu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Halvet, Siper, Tenha, Sessiz, Issız
- Temelsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asılsız, Yanlış
- Ana Fikir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ana Düşünce
- Sözleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mukavele Akdetmek
- Enikonu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İyice, İyiden İyiye, Adamakıllı, İnce, Oldukça
- Sıçmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozmak
- Savrulmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dağılmak
- İşitme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sema
- Mütalaa Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Okumak
- Yar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uçurum, Yer Yarığı
- Koru kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meşecik
- Dâhiliyeci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İç sayrılıkları Uzmanı, İçselci
- Yersiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gereksiz, Boşuna, Abes, Anlamsız, Fuzuli, Uygunsuz
- Kuda kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dünür
- Çoğalmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Artmak, Kaynamak, Türemek, Üremek, Yükselmek
- Moskof kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acımasız, Zalim
- Çaresizlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Umarsızlık
- At kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beygir
- Prezantasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tanıtma, Sunma
- Felah kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurtuluş, Selamet
- Tersine kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aksine, Aykırı, Bilakis
- Söz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alay, Güfte, Kelam, Kelime, Laf, Lafız, Lakırdı, Lakırtı, Lügat, Nazire, Nutuk, Söylenti, Sözcük
- İnfaz Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uygulamak
- Doğrultmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzeltmek, Kazanmak
- Rappadak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ansızın
- Küsurat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Püsürler, Fazlalık
- Yağınç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzen, Suikast
- Arızasız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düz
- Yumuşamış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vıcık Vıcık
- Sari kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşıcı, Bulaşkan, Geçici, Geçen, Bulaşık,
- Temizleyici kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arıtıcı
- Tesniye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İkil
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü