Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Kıpramak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıpırdamak
- Hoş Bulduk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hoş Gördük
- Zırh kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Savut, Koruyucu, Koruyan, Müdafi Demirağ
- Kıfıllamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kilitlemek
- Yelken kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yelkenli
- Tarh kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıkarma, (Vergi) Koyma
- Üçteker kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Triportör
- Uğramak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakınından Geçmek, Aniden Çıkmak, Düşmek, Sarkmak, Tutmak, Yaklaşmak
- Kuzuluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağıl
- Kardeşlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beraberlik, Birlik
- Empülsiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vuru
- Doyumluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yağma
- Çığıltılı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cırtlak
- Miyar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıstas, Ölçü, Ölçüt
- Feyiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Verimlilik, Bereket, Mutluluk, Gürlük, Ongunluk
- Teleolog kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erekbilim
- Bitirim Yeri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kumarhane
- Mahsullü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Velut
- Benefşe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Menekşe
- Kirşan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pudra
- Sertelmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sertleşmek
- Cır Cır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geveze, İshal
- Acıklı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hazin, Trajik, Dramatik, Üzücü, Dokunaklı, Feci, Gussalı, Kederli
- Münacat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yakarış
- Eğleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durmak, Eğlenmek, Kalmak, Yaşamak, İkamet Etmek, Tevakkuf Etmek
- Başka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Diğer, Ayrı, Değişik, Farklı, Özge, Öbür, Sair
- Tezevvüç Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Evlenmek
- Perestiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tapınma
- Mesele kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İş, Maslahat, Problem, Sıkıntı, Sorun, Konu, Güç İş
- Beyhude kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boşuna, Yararsız, Anlamsız, Sonuçsuz
- Mızırdanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sızıldanmak
- Ban Yağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hint Yağı
- Akıntı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akım, Cereyan, Akma, Akış, Eğiklik, Meyil, Sızıntı
- Esnada kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anda
- Kaşıkçıkuşu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pelikan
- Acayip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Garip, Tansı, Tuhaf, Şaşırtıcı, Yadırganan, Yabansı, Şaşılacak, Değişik, Abus, Antika, İbret
- Tabiatsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçimsiz, Huysuz
- Kusmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boşaltmak, Reddetmek
- Vukuf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bacarıklık, Bilgi, Bilik, Anlama, Bilme
- Soytarı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Maskara, Telhek, Şaklaban
- Oldu Bitti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Emrivaki
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü