Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Kusur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eksiklik, Noksan, Nakısa, Hata, Ayıp, Özür, Teltik, Yanlış, Arıza, Kabahat, Pürüz, Şaibe, Ağdık, Ağman
- Dilber kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güzel, Alımlı
- Yapayalnız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tek Başına
- Bazısı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kimi, Kimisi
- Tedbir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Önlem, Evirgenlik
- Pekâlâ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Elbette, Peki, Peki Olur, Dediğin Gibi Olsun, Öyle Kabul Edelim, Kesinlikle, Çok İyi
- Kesintisiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durmadan, Tam
- Talih kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alın Yazısı, Baht, Devlet, Devran, Kader, Kısmet, Nasip, Sur, Şans, Uğur, Yıldız
- Entegrasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bütünleşme, Uyum, Birleşme
- Masun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korunmuş, Saklanmış
- Sermuharrir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başyazar
- Ulu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koca, Yüce
- Eklenti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aksesuar
- Biçimli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güzel, Yakışıklı, Düzgün
- Elezer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sadist
- Belediye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uray, İcraiye Komitesi
- Penguen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karabat
- Donanım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tesisat
- Vasıflandırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nitelemek
- Mülhem Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esinlenmek
- Gündüz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gün
- Hasislik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pintilik, Eli sıkılık
- Sızmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıkmak, Sıvışmak, Yayılmak
- Vetire kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süreç
- Yaralamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İncitmek, Kırmak, Vurmak
- Yasmık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mercimek
- Yinelemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tekrarlamak, Tekrar Etmek
- Sümük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fırtık, Kemik
- Bakmamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Terk Etmek
- Seyrüsefer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gidişgeliş, Katnav, Trafik
- Dayanırlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Direnç, Mukavemet
- Yavuzlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sertleşmek
- Konferansçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hatip
- Gövermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Morarmak, Yeşermek
- İslam Hukuku kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fıkıh, Şeriat
- Kalmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kala
- Yargılamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muhakeme Etmek
- Hasta Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hastalanmak
- Eleştirmeci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Münekkit, Tenkitçi
- Atraksiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösteri
- İlk Olarak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Evvela, Evvelce
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü