Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Korunmu ile ilgili kayıtlı bilgi bulunamadı!
- Dil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anahtar, Gönül, Lisan, Yürek
- Mekân kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belde, Ev, Uzay, Yer, Yurt, Oturulan Yer
- Belli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşikâr, Muayyen, Belirli, Açık, Sade, Aleni, Malum, Ortada Olan, Bedih, Zahir, Mahsus, Maruf, Vazıh
- Bağımsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müstakil, Tek Başına, Azat, Hür, Özgür, Özerk, Mutlak
- Kamyonet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pikap
- İğrenerek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kerhen
- Belirtken kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Amblem, Logo
- Vahşi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yabani, Yabanıl, Yaban, Yamyam, İlkel
- Kimse kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sima, Şahıs, Nefer
- Kadem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adım, Ayak, Uğur
- Tefrik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayrım, Ayırma, Ayırt Etme
- Tütsü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buhur, Duman, İçki
- Yuf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tuf, Yuh
- Yalvarış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rica
- İslam Hukuku kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fıkıh, Şeriat
- Fakirlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yoksulluk, Zaruret
- İntizar Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beklemek, Gözlemek
- Abluka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuşatma, Sarma, Muhasara
- Dayan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hop
- Yastağaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çapak Balığı
- Mıhlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çakmak
- Dershane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derslik, Oditoryum, Sınıf
- Yakarmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yalvarmak, Niyaz, Tazarru, Hahiş Etmek
- Toto kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıç
- Kıssa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öykü, Fıkra, Hikaye, Veciz
- Arsa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saha, Toprak Sahası, Yer
- Adaklanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nişanlanmak
- Pist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meydanca
- Musannif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yazar
- Evvel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçmiş, İlk, Kabak, Önce, Önceki
- Murabahacı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tefeci
- Hatırlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saygın
- Babasız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yetim
- İrrasyonalizm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Usdışılık
- Samanyolu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kehkeşan
- Kötü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acı, Aşağı, Aşırı, Berbat, Çok, Döküntü, Duman, Fena, İbret, Kaba, Kaput, Kara, Kör, Melun, Nadan, Nahoş, Pis, Sıfır, Şer, Tehlikeli, Yaman, Yaş, Endişe Veren
- Yüz Ölçümü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüz Sathı
- Yanılmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hata Etmek, Kusur Etmek, Aldanmak, Atlamak, Sürçmek, Hataya Düşmek
- Hareket Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Davranmak, Deprenmek, Oynamak, Yapmak, Yürümek
- İsnat Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayandırmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü