Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Konut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ev, Hane, İkametgâh, Menzil, Mesken, Yurt, Eğlek
- Sürat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hız, Tempo, Hızlılık, Çabukluk
- Faiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nema, Ürem, Getiri
- Gemilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tersane
- Tazim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ululama
- Olgunlaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gelişmek, Kızarmak, Olmak, Yetmek
- Algın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cılız, Vurgun, Zayıf
- Bela kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Felaket, Musibet, Çile
- Aldatılma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kazık
- İşleyim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sanayi
- Koru kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meşecik
- Apriori kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Önsel
- Zabıtname kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutanak
- Çilçırak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Avize
- Nesilsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Soysuz
- Vardiya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nöbet
- Küçükayı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dübbüasgar
- Hadım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kısırlaştırılmış
- Buluğ kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Erginlik, Erinlik, Erin Olma, Baliğ Olma
- Kalorifer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Radyatör
- Hepatit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarılık
- Çırpmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çalmak, Çarpmak, Dövmek
- Demagoji kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Demagogluk
- Kalem Efendisi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kâtip
- Tesahup Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Benimsemek
- Harap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yıkık, Bitkin, Laçka, Perişan, Viran, Yorgun
- Avdet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dönüş, Geri Gelme
- Külte kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Demet, Külçe
- Fark Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlamak, Ayırmak, Değişmek, Duymak, Görmek, Seçmek, Sezmek
- Merak Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaygılanmak
- Arkaüstü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sırtüstü
- Stabilizasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dengeleme, İstikrar
- Kösnü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şehvet, İstek
- İktifa Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kanmak, Yetinmek
- Eksiklik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayıp, Eksi, Kusur, Noksan, Şaibe, Zaaf
- Tasım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıyas
- Yarımlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fıtık
- İhtimalî kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muhtemel
- Güçbeğenir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müşkülpesent
- Nispeten kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oranla, Biraz, Göre, Oldukça, Yanında, Bir Dereceye Kadar, Şöyle Böyle
- Gezim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uzun Yolculuk, Seyahat
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü