Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Kollayan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muhafız
- Ahretlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Besleme, Besleme Kız, Beslek, Evlatlık
- Takılgan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muzip
- Takatuka kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gürültü, Patırtı; Takoz; Kül Çanağı
- Melal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dert, Hüzün, Usanç, Üzüntü
- Lazım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçişsiz, Gerek, Gerekli, Lüzumlu
- Akort kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzen, Uyum
- Tepkili Uçak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Jet
- Ağarmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beyazlaşmak, Aklaşmak, Aydınlanmak
- Efsus kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yazık
- Kalaba kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kalabalık
- Pusat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Araç, Silah
- Devlet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mevki, Mutluluk, Talih, Ülke, Erkin Topluluk, Baht, Ongunluk, Büyüklük
- Kibirlenme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tekebbür
- Usta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Becerikli, Cambaz, Ehil, Erbap, Mahir, Sanatkâr, Üstat
- Türe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adalet, Hukuk
- Parametrik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değişken
- Hür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azat, Bağımsız, Erkin, Özgür, Serazat, Serbest
- Gazaplı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kızgın
- Uyumsuz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dağınık, Eğreti
- Hoppa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hafif, Havai, Delişmen, Serbest, Koket
- Kembağal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fakir, Fukara, Sefil, Yoksul, Züğürt
- Güz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Payiz, Sonbahar, Hazan
- Hekim Hakkı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vizite
- Ayak Tarağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tarak
- Kamış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kargı, Saz
- Kontrol kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Denetçi, Denetim, Muayene, Nezaret, Yoklama, Denetleme
- Kerki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Keser
- İş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alışveriş, Amel, Davranış, Emek, Eylem, Fiil, Hizmet, İşlem, Kâr, Konu, Maslahat, Mesai, Mesele, Meslek, Nöbet, Sorun, Teamül, Uğraş, Yürürlük
- Haberci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ulak, Muhbir, Müzevir
- Alt Bilinç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tahteşşuur
- Yüreksiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cesaretsiz, Korkak, Ödlek
- Yoksul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fakir, Fukara, Çorak, Kembağal, Parasız, Sefil, Yetersiz
- Yeterli Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kifayet Etmek
- Uçurum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaş, Yar, Yamaç
- İstifra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kusma
- Kebap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yanık
- Ödence kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tazminat, Fariza, Vecibe
- Çırakma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şamdan
- Kışkırtmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fitnekârlık Etmek, Körüklemek, Tahrik Etmek
- Böğürmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öğürmek
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü