Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Kocamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhtiyarlamak, Yaşlanmak
- Yalpık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yayvan
- Basket kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Manka, Çember
- Sakçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Polis
- Kayınbaba kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaynata
- Sefarethane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyükelçilik, Elçilik
- Perestiş Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sevmek
- Fukaralık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yoksulluk, Güçsüzlük
- İşlek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Canlı, Kıvrak
- Pineklemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tembellik Etmek
- Gönen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Küçük Göl; Nem, Rutubet; Nemli (Toprak)
- Göz Atmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göz Gezdirmek
- Baba Tatlısı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şambaba
- Teati kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Verişme
- Destek Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yardımcı Olmak
- İtelemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İtmek
- Çabalama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ceht, Gayret Etme
- Endamsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çelimsiz, Kısa
- Yeryüzü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arz, Dünya, Küre, Zemin
- Soğuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dargın, İtici, Şekerrenk
- Orospu Çocuğu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haylaz, Hilekâr, Kalleş, Serseri
- Gülümser kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sevimli
- Sivilce kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sızanak
- Tip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çeşit, Sima, Sistem, Tür, Örnek, İlgi Çekici, Değişik
- Polis kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kolluk, Kollukçu, Zabıta, Sakçı
- Pekiştirme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şiddetlendirme, Takviye
- Rol kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görev, İş Payı, Düzmece Davranış, Gösteriş
- Karaborsa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kara Pazar
- Şaşaalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Parıltılı, Görkemli, Gösterişli
- Nabekâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Avare, Haylaz, Serseri
- Yağışsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurak
- Taya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dadı
- Pazarlık Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kırışmak
- Gözetim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Himaye, Nezaret
- Dâhilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ökelilik, Deha
- Engelsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açık
- Ponzalamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ovmak, Temizlemek
- Karakorku kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Blöf
- Çözünmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dağılmak, Erimek
- Rasyonel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akılcı, Akli, Ussal, Hesaplı, Ölçülü
- Dölüt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cenin
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü