Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Kocalar Evi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Huzurevi
- Müphem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirsiz, Kapalı, Örtülü
- Kapak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kap
- İçtimai Fikir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Efkârıumumiye
- Arpa Suyu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bira
- Aval kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bön, Şaşkın, Aptal
- Sur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Engel, Duvar, Hasar, Talih, Uğur, Şans, Kale Duvarı
- İhtiyaten kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sakınarak
- Yolukucu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşıcı
- Adapte Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uymak
- Düzeltme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Islah, Islahat, Reform, Rötuş
- Titiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çakal, Müşkülpesent
- Papaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Peder
- Kancık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dişi, Dönek
- Tektük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Az
- Sapıtmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Delileşmek, Saçmalamak
- Öte kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çok, O Taraf, Üst
- Ördek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Enayi, Oturak
- Yayınmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yayılmak, Tüymek, Dağılmak, Yaynıkmak, Caymak, Katlanamamak
- İntihar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölünç
- Şereflendirme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teşrif
- Yaymak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sermek, Duyurmak, Otlatmak, Neşretmek, Vermek, Yazmak
- Es kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akıl; Duygu; Esenlik
- Cidden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerçekten, Hakikaten
- Sabankıran kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kayışkıran
- Sınırlanmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağlı, Kısıtlı, Mahdut, Münhasır
- Mağdurluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mağduriyet
- Kethüda kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kizir, Kahya
- Rehinci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutucu
- Nümayiş Ettirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sergilemek
- Mahsuben kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hesabına
- Sefalet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yoksulluk
- Turşumak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ekşimek
- Nim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yarı
- Yılışmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaltaklanmak, Yüze Gülmek
- Bilgicilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Safsata, Sofizm, Safsatacılık
- Muvaffak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başarmış, Başarılı
- Sertleşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katılaşmak, Kurumak
- Selvi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Servi
- Okşamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Benzemek, Sevmek, Sıvamak, Sıvazlamak, Dövmek, Övmek
- Şikeste kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sınık, Kederli, Kırgın, Kırık
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü