Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Kavurmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kızartmak, Kurutmak, Mahvetmek, Yakmak, Yok Etmek
- Sülf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kükürt
- Yetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıkışmak, Gitmek, İdare Etmek, Kifayet Etmek, Ulaşmak, Kafi Gelmek
- Sahabet Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kayırmak, Korumak
- Mahzen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeraltı Deposu
- Karşın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rağmen, Karamazdan, Muhalif, Muarız
- Personalist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kişiselci
- Kuramsal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nazari
- Etkili Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yapmak
- Özdekçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Maddeci
- Kompozisyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bileşke, Yazılı Çalışma, Tahrir, Kitabet
- İnleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Figan
- Serin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Az Soğuk, Salkın
- Entertaiment kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğlence
- Orospu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fahişe, Mal
- Kan Basıncı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tansiyon
- Elçekmemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tebelleş Olma
- Burağan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hortum
- Ahlat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaban Armudu, Dağ Armudu, Suyuklar
- Vasıflanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nitelenmek
- İzdivaç Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Evlenmek
- Kürü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Havyar
- Semahat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cömertlik, İyilikseverlik
- Uydu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Peyk, Gezegen
- Özenti kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taklit
- Anzarot kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rakı
- Temsil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oyun, Söz Gelişi, Temaşa, Oruntama, Tiyatro Oyunu
- İhmalkârlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Savsaklık
- Pertavsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyüteç
- Yüz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Surat, Sima, Çehre, Beniz, Bet, Kap, Kopya, Satıh, Suret, Taraf, Utanma, Üzeri, Yan, Yüzey, Cüret, Ön Taraf, Görünüş, Cephe
- İstimal Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kullanmak
- Sarkık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarkmış, Sölpük
- Değersiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Adi, Bayağı, Önemsiz, Soysuz, Cılız, Derme Çatma, Döküntü, Hakir, Hasis, Havai, Hor, İçi Boş, Kepaze, Küçük, Müptezel, Vıcık Vıcık
- Dikkat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyanıklık; İlgi, Özen
- Pıtrak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çok, Sık
- Deruni kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçten
- Altüst Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yıkmak
- Ayrık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müstesna
- Azamet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyüklük, Ululuk, Çalım, Kurumlanma, Onur, Gurur, Gösteriş, Görkem, Heybet, Kurum, Tekebbür
- Telesimek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zayıflamak
- Doğa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tabiat, Natür, Huy
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü