Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Kargı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mızrak, Kamış
- Farsça kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acemce
- Belli Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yansımak
- Çıkkın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kabarık
- Pilleken kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Basamak
- Hislendirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duygulandırmak
- Demek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Buyurmak, Düşünmek, Erişmek, Saymak, Ummak, Yeltenmek, Ses Çıkarmak, Söylemek, Söz Söylemek, Şu Halde, Öyleyse
- İşveren kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Patron
- Böbürlenme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Böbür
- Köylük Yer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Köy
- Mahpushane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cezaevi, Hapishane, Tutukevi
- Girişme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teşebbüs
- İhtiyar Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaşlanmak
- Dayanılmaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müthiş
- Sıçanotu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arsenik
- Katilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesinlik
- Çıkar Yol kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çare
- Mabude kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sevgili, Tanrıça
- Sili kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arı, Temiz, İffetli
- Stop kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dur
- Israr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Direnme, Üsteleme, Üstünde Durma, Bekinme
- Bedbinlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kötümserlik
- Cöke kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ihlamur
- Arkeoloji kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kazıbilim, Kazı Bilimi
- Mahmurluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sersemlik, Süzgünlük, Uyuşukluk
- Afsunlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyülemek
- Kademli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uğurlu
- Cavlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölmek
- Kullanılmamış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıfır
- Seyirlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görümlük
- Haresiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mevişsiz
- Görenek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Töre, Âdet, Görgü
- Diyesin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Her Hâlde
- Tek Yazı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Monografi
- Didaktik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öğretici; Öğretim Bilgisi
- Anlatmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açıklamak, Aydınlatmak, Açmak, Yorumlamak Açımlamak, Tafsil Etmek, İfade Etmek, Beyan Etmek, Göstermek, İzah Etmek, Nakletmek, Söylemek
- Çubuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değnek
- Cihan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dünya, Evren, Âlem, Acun
- Bezmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bıkmak, Usanmak
- Kerh kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tiksinme, İğrenme; İstemeyerek, Zorla
- Havza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bölge, Mıntıka, Tekne
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü