Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Kapı Zengi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tokmak
- Sığınık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mülteci
- Tün kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gece
- Zayıflamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Daralmak, İncelmek, Kurumak, Süzülmek
- Yer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahal, Mekân, Orun, Alan, Arazi, Arsa, Arz, Belde, Bucak, Durum, Dünya, Görev, İz, Konum, Makam, Mevki, Mevzi, Nokta, Önem, Taraf, Ülke, Vaziyet, Yan, Zemin
- Güvenoyu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İtimat Reyi
- Yerli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Evcil, Taşınamayan, Otokton, İthal Olmayan
- İptal Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozmak
- İnce Ağrı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Verem
- Guru kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pir
- Elifine kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tastamam
- Nakısa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kusur
- O Hâlde kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Demek Ki
- Çarpık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eğri, Eğri Büğrü, Kötü
- İptida kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başlangıç, En Önce, İlk Önce, İlkin
- Örgütlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teşkil Etmek
- Piyata kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tabak, Yassı
- Evlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hanelik
- Değişik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başka, Çeşitli, Farklı, Değişmiş, Yedek
- Maltaeriği kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yenidünya
- Kilit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıfıl, Anahtar, Kapamaç
- Nazım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şiir, Koşuk
- Tetanos kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kazıklıhumma
- Hun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kan
- Gözetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korunmak, Bakmak, Beklemek, Himaye Etmek, Kayırmak, Kollamak, Korumak, Kovmak, Sakınmak, Özen Göstermek, Himaye Etmek, Müterakkip Olmak
- Pekmen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Milyon
- Sızlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağlamak, Sızıldanmak, Vızıldamak, Yakınmak, Dert Yanmak, Şikayet Etmek, Tazallüm Etmek, Şekva Etmek
- Din kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Diyanet, İlmek
- Razı Salmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gönlünü Etmek
- Dikey kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dik, Şakuli, Vertikal, Amudi
- Eşhas kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şahıslar, Kişiler
- Başıboş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Serbest, Hür, Kayıtsız, Avare
- Yaldız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zer, Zerli
- Süre kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zaman, Müddet
- Fiyatlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pahalılaşmak
- Sersem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sangı, Dümbelek, Şaşkın
- Endaze kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölçü
- Tecennün Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çıldırmak, Delirmek
- Duruş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mevzi, Sekte
- Çörkü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sayı Boncuğu, Abaküs
- Kolaylıkla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çabucak, Rahat
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü