Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Kalker kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kireçtaşı
- Kırpma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Makas
- Yasak Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yasaklamak
- Mizahçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gülmece Yazarı
- Hafıza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bellek, Hatır, Yaddaş, Anlak
- Salatalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hıyar
- Şeffaf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Berrak, Saydam
- Dert kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağrı, Çile, Elem, Gaile, Hâl, Kambur, Kaygı, Keder, Kor, Sorun, Ur, Üzüntü, Yara, Süreğen Hastalık
- İt Canlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dayanıklı
- Mukteza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerekli
- Büküç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Köşe
- Bu Arada kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beraber
- Sömürü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstismar
- Vahim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tehlikeli, Ağır, Ciddi, Korkulu
- Dikkat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyanıklık; İlgi, Özen
- Yitim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kayıp
- Zehretmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkmak, Üzmek
- Ekstranet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dış Ağ
- Alçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Jips
- Süzün kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Katkısız, Katışıksız, Halis
- Sakınma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhtiyat, İmtina
- Engel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Duvar, Köstek, Mahzur, Mani, Müşkül, Pürüz, Yük, Mania
- Mühimmat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Savaş Gereçleri, Cephane
- Birikim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deneyim
- Cerbezeli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dilli, Girgin
- Fıkra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Latife, Nükteli Hikayecik, Anekdot
- Buket kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gül Destesi, Güldeste
- İcmal Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özetlemek
- Resmi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kamusal, Ciddi, Senlibenli Olmayan, Ormel
- Sarhoş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçkili, Esrik, Dumanlı, Küp, Mest, Esri, Sermest
- Mukavva kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karton, Kapak
- Tüm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutuş
- Sırdaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahrem, Gizdeş, Sır Ortağı
- Aksaklık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arıza
- Tavla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nerttahta
- Asabileşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kızmak, Öfkelenmek, Sinirlenmek
- Yük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bagaj, Kargo, Külfet, Ağırlık, Denk, Engel, Eşya, Gaile, Yüklük, Ödev
- Müstesna kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayrıcalıklı, Ayrık, Şaz, Kural Dışı, Hariç, Sıra Dışı, Ayralı, Ayral, Ayranmış
- Ateş Parçası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Becerikli, Canlı
- Zırhsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Savutsuz, Korunaksız
- Benzemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Andırmak, Okşamak, Sanısını Uyandırmak, Gibi Görünmek, Çalmak, Dönmek, Göstermek, Kaçmak, Kesilmek, Yaklaşmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü