Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Kılga kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Makine
- İnhitat Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çökmek, Gerilemek
- Şartlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koşullu, Koşula Bağlı, Meşrut
- Sorutmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beklemek
- Konsantre Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yoğunlaşmak
- Uzmanlaşma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhtisas
- Delepmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Parlamak
- Hakan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kağan
- Haşarı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaramaz, Nadinç, Ele Avuca Sığmaz, Huysuz, Azgın
- Gezme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seyran
- Zamlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Artırımlı
- Yol Sakçısı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Trafik Polisi
- Gecelemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konaklamak
- Engelleyen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kırıcı
- Akrobat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cambaz
- Fil Sümüğü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fil Dişi
- Beyaz Zehir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beyaz
- Özünlü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Deruni, Zati
- Kaza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlçe, Yargı, Kötü Olay
- Eksiksiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bütün, Harika, İyi, Kâmil, Komple, Mükemmel, Tam, Tamam, Tamamlamak, Temiz, Tüm
- Refahlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müreffeh, Rahat
- İçki İçmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekmek
- Nikbet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşkünlük
- Aydın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Entelektüel, Münevver, Kültürlü, Okumuş, Görgülü, İleri Düşünceli, Işık Alan, Işıklı, Aydınlık, Sarih, Somut, Vazıh, Veciz, Ziyalı
- Kalamış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sazlık
- Salı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Seşembe, Çarşamba Akşamı
- Tırnaklamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tırmalamak
- Müteyakkız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyanık
- Hukuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tüze, Hak
- Feragat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vazgeçmek, Elçekme, İmtina
- Gevşetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boşaltmak
- Kaşe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Damga, Mühür
- Ham kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaba, Kabak, Olmamış, Tor
- Dudak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağız, Leb
- Sabık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçen, Eski, Evvelki, Kabakki, Önceki
- Sahih kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sağlam, Doğru, Gerçek
- İçsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anlamsız, Kuru
- Tadat Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saymak
- Komut Vermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Emir Vermek
- Tırtık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çentik
- Havali kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çevre, Dolayı, Bölge, Yöre
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü