Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Hastalanmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hasta
- Adabımuaşeret kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görgü Kuralları
- Sürgit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlelebet
- Akredite kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yetkilendirilmiş, Yetkili
- Söylem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İfade, Telaffuz, Tez
- Umutsuzluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ümitsizlik
- Laçın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Laçın
- Tıraş Bıçağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Jilet
- Melce kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sığınak
- Yamalamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yamamak
- O kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşte
- Boşboğazlık Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zırvalamak
- Öksemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İstemek, Özlemek
- Hazandide kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Solgun
- Tarihçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müverrih, Tarih Öğretmeni
- Bölümleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tasnif
- Parlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Parıldamak, Şahlanmak, Şıkırdamak, Yanmak
- Yasmık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mercimek
- Yıkılmaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sağlam
- Olağandışı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pek Olağanüstü, Harikulade
- Şuurlu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilinçli
- Kandırıcı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aldatıcı, Güzel
- Kuşatmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çevirmek, İhata Etmek, Kaplamak, Kucaklamak, Muhasara Etmek, Sarmak
- Söze Bakan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uslu, Uysal
- Düşünceli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tasalı, Kaygılı
- Dede kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyükbaba, İhtiyar, Yaşlı, Baba, Büyük Baba, Cet
- Nicel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kemi
- Bes kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kâfi, Ya, Yeter
- Dev kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ulu, Canavar
- Darılmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alınmak, Azarlamak, Gücenmek, İncinmek, Kırılmak, Küsmek, Paylamak
- Tabanvay kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yayan
- Kamburluk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tümseklik
- Rahat Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dinlenmek
- Avunma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teselli
- Konstrüksiyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yapı, Kurgu
- Kahraman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Batır, Alp, Er, Yiğit
- Nafile kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boşuna, Faydasız, Yararsız
- Minkale kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İletki
- Sarkıntı Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sataşmak
- Art kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arka, Geri, Öbür Yan, Ense, Peş
- Teşyi Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uğurlamak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü