Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Hırpani kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derbeder, Perişan, Süfli
- Keleş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cesur, Çirkin, Kel, Kötü, Yiğit, Bahadır
- Leken kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teğel
- Eser Etkimek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tesir Etmek
- Doyunmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Doymak
- Aforoz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dışlama
- Enbiya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yalvaçlar, Nebiler, Peygamberler
- Muasır Olmayan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çağ Dışı
- Öz Yapı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karakter, Kişilik
- Afişe Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açıklamak
- Komando kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akıncı
- Resimlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Albüm
- Presleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıştırma
- Eli Uz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Usta
- Manzume kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koşuk, Dizge, Şiir
- Kese Kâğıdı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kâğıt Torba
- Memorandum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Andıç
- İlbiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Salyangoz, Sümüklü Böcek
- Bozulma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Arıza, Tefessüh
- Tuhaflık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gariplik, Acayiplik, İlginçlik, Garabet
- Uçurmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koparmak, Savurmak
- Sefalet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yoksulluk
- Bireşim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sentez
- Üzüntülü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kederli, Sıkıntılı, Dertli, Dokunaklı, Üzücü, Müteessir, Yanık, Yaralı
- Ortaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıfat-fiil
- Hâk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Toprak
- Yüzükoyun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüzüstü
- Örme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Trikotaj, Triko, Dantel, Örgü
- İzbandut kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhyan, Korkutucu
- Belen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayır, Bel, Tepe
- İyelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mülkiyet, Sahiplik
- Basılış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Baskı
- Tüm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bütün, Hamı, Hepsi, Kül, Tam, Tamam, Tümsek, Topu
- Terakki Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlerlemek
- Zil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zeng, Zeng Sesi
- Ebr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulut
- Güman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şaibe, Şans, Zan
- Koymak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Atmak, Ayırmak, Bırakmak, Çekmek, Dokunmak, Eklemek, Etkilemek, Katmak, Salmak, Terk Etmek, Vazetmek, Vurmak, Yakınmak
- Bucak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açı, Kasaba, Kenar, Köşe, Nahiye, Yer, Zaviye
- Eskileşmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eskimek
- Kımıldamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Debelenmek, Deprenmek, Kımıldanmak, Kıpırdamak, Oynamak, Sallanmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü