Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Genç Erkek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çocuk
- Vaat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Söz Veriş
- Bölünmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Üleşmek
- Gayrimakul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saçma
- Vitalite kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Canlılık
- Değer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıymet, Paha, Bedel, Valör, Ayar, Eder, Haysiyet, Kadir, Ölçü, Şayan, Karşılık, Layık
- İtmam Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tamamlamak
- İsyan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kozgalan, Baş Kaldırma, Ayaklanma; Boyun Eğmeme, Uymama, İtaat Etmeme
- Sıklaştırma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Teksif
- Ümitlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Umutlanmak
- Tanımak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilmek, Saymak, Seçmek
- Debelenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çabalamak, Çırpınmak, Kımıldamak, Tepinmek
- Görenek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Töre, Âdet, Görgü
- Gösterişsizlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tevazu
- Çıpır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yonga
- İşkence Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zulmetmek
- Nekbet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşkünlük, Talihsizlik
- Ekspansiyonist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yayılımcı
- Deşarj kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boşalma; Rahatlama
- Pul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Para
- Kışır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kabuk
- Envanter kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Döküm, Demirbaş
- İmparatoriçe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlhatun
- Hasretlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ayrılık
- Mantıklı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Makul, Mantıki
- Kabak Kemane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kabak
- Pertavsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyüteç
- Kâmil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağırbaşlı, Mükemmel, Olgun, Erişkin, Yetkin, Eksiksiz, Ağır Başlı
- Çolpa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beceriksiz, Hünersiz, Acemi
- Sokulgan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Girişken, Sevimli
- Pinel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yel oku
- Asılı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağlı
- Hüviyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kimlik, Şahsiyet
- Kavuk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Serpuş; Sidik Torbası, Mesane
- Arasız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sürekli
- İmam Suyu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rakı
- Müsmir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Verimli
- Razı Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rıza Göstermek, Onamak, Uygun Bulmak, Yatmak
- Kaşane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Süslü Köşk, Saray
- Teshir Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyülemek, Fethetmek
- Yayık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kovan, Yayvan
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü