Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Güven kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cesaret, Emniyet, Güvenç, Güvenme, Hörgüç, İtimat, Kredi
- El erki kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Demokrasi
- Yatkın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yatık, Çürük, Yetenekli, Becerikli, Benimsemiş, Alışmış, Eğilimli
- Rölyef kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kabartma
- Haşin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sert, Zahimli, Kinci, Katı, Gaddar, Berk, Kırıcı, Gönül Kırıcı
- İnceltmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Törpülemek
- Hasıl Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Türemek
- Dramatik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acıklı
- Parasız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bedava, Hasta, Yoksul, Beleş, Züğürt
- Solgun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarı
- Egzama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mayasıl, Tuzlu Balgam
- Yüzertop kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şamandıra
- Habaset kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alçaklık
- Küşayiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açıklık
- Hakkaniyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hak, Adalet, Doğruluk, Nasfet
- Başvekil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başbakan
- Belagat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İyi Konuşma, Düzgün Anlatma Sanatı, Retorik
- Müdebbir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tedbirli
- Yağışsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurak
- Santimantalite kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İçtenlik
- Vezin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ölçü, Tartı
- Dert Ortağı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hemdert
- Tallahi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Vallahi
- Söz Temsili kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Söz Gelişi
- Gösterge kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirti, İm, İşaret, Nişan, İndikatör, Müşir, Belirtke
- Kanepe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Divan
- Kritik Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Araştırmak, Eleştirmek, İncelemek
- Tunç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bronz
- Devşirmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Derlemek, Dermek, Toplamak
- Plansız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tasarsız
- Kışkırtmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fitnekârlık Etmek, Körüklemek, Tahrik Etmek
- Esas Kanun kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anayasa
- Pandomima kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mim
- Arlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sıkılgan, Utangaç
- Düzeltici kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Musahhih
- Yalkın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Parlaklık, Revnak
- Ekolu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yankılı
- Muztarip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acılı, Acışmalı
- Bulunmaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıymetli, Nadir
- Kaygılanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşünmek, Meraklanmak
- Yağınç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzen, Suikast
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü