Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Gündüz Feneri kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zenci
- Cazibedar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekici
- Ayık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyanık
- Vesika kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belge, Senet
- Jurnalci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gammaz, Muhbir, Fitleyici
- Ağız Kavgası kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tartışma
- Türbülans kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Burgaç
- Sağaltma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tedavi
- Takribî kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kararlama, Yaklaşık
- Televizyoncu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İzleçmen
- Yalın Durum kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mücerret
- Münafık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sinsi
- Mostra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Göstermelik, Örnek, Örneklik, Numunelik
- Gaip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yitik, Bilinmez, Görünmez Alem
- Yıldız Falcısı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müneccim
- Hasır Otu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saz
- Normal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Olağan, Uygun, Doğal, Düzgülü
- Karartı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Siyahlık
- Zindelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dinçlik
- Lakırtı Ebesi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geveze
- Hırsızlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çalmak
- Tellak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Berber
- Delalet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tanıtlık, Kılavuzluk, Aracılık , İşaret, İz, Vasıtacılık
- Peşinatsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öndülsüz
- Turunçgiller kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Narenciye
- Çimlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yeşermek, Yararlanmak
- Efor kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Emek, Çaba, Güç
- Gaseyan Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kusmak
- Direnç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mukavemet; Rezistans
- Dörtte Bir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çeyrek
- Pençeli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Güçlü
- Yığıncak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Meclis, Toplantı
- Peyk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ardaç, Uydu
- Üstelemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Depreşmek, Direnmek, Katılmak, Zorlamak, Bekinmek, Israr Etmek
- Cızık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çizgi, İz
- Sonsal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aposteriori
- Görenek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Töre, Âdet, Görgü
- Dahi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ökeli, Bile, Da, Hatta, De
- Küp Şeker kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kesme Şeker
- Semt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bölge, Yöre, Cihet, Taraf, Veçhe, Yaka, Yan, Yön
- Edip kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yazar, Edepli, Terbiyeli, Çelebi
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü