Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Fundamentalist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Köktendinci
- Ucube kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acayip, Hilkat, Hilkat Garibesi
- Asır kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüzyıl, Çağ
- Sistem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dizge, Düzen, Ayar, Yöntem, Dizim, Cümle, Tertibat, Yol, Takım, Öğreti
- Kulaklı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kazan
- İnkâr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yoksayım, Olumsuz, Gizleme, Yadsıma
- Muin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yardımcı
- Kıvanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İftihar Etmek, Memnun Olmak
- Zürriyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Döl, Kuşak, Soy, Çocuk
- Nektar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bal Özü
- Ergin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yetişmiş, Olgunlaşmış, Reşit, Kemale Gelmiş
- Şahit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tanık
- Kürevi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Toparlak
- Mukayeseli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karşılaştırmalı
- Yekûn kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Toplam, Tutar
- İçli Dışlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Senlibenli, Teklifsiz, Samimi
- Plasman kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yatırım
- Vardırmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Götürmek
- Menopoz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Âdetten Kesilme, Yaş Dönümü, Âdetgörmezlik
- Tematik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İzdemsel
- Şule kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alev, Yalım
- Ölü Açımı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Otopsi
- Öndelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Avans, Peşin
- Sıkıntılı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozuk, Dar, Dumanlı, Kara
- Ukubet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ceza
- İcap kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerek, Lüzum, Zaruret, Gereklik, İster
- Şerha kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dilim, Parça, Yara
- Bir Vakitler kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eskiden, Vaktiyle
- Kemik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mızrap, Sümük
- Çeşitli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değişik, Muhtelif, Türlü, Mütenevvi
- Tensik Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düzeltmek
- Girişken kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Atak, Müteşebbis, Girgin
- Sava kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Haber, Muştu
- Adli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tüzel, Yargısal
- Rey kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Düşünce, Fikir, Görüş, Karar, Oy, Ses
- Lezzet Almak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hazzetmek
- Özümleme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Temsil
- Gürültüsüz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sütliman
- Sedimatoloji kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tortulbilim
- Kalmış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kala
- Kani kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnanmış
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü