Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Ezik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çürük
- Kıta kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ana Kara, Dörtlük, Parça, Tane
- Jeomorfolog kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüzeybilimci
- Evvel Bahar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlkbahar
- Tereddi Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yozlaşmak
- Fiskos kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pıçapıç
- Kısmet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ülüş, Kader, Nasip, Şans, Talih
- Kenger kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaban Enginarı, Eşek Dikeni
- Ukalalık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilgiçlik
- Tastamam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Upuygun, Eksiksiz, Tıpatıp
- Fasih kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açık
- Çözülüm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozgun
- Branş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Alan, Dal, Kol, İhtisas
- Yetişmemiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gök
- Çiroz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çelimsiz
- Biber Dolması kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dolma
- Baş eğme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boyun Eğme, Baş eğim, İtaat, Teslimiyet
- Sesli Harf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ünlü
- Atama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taşıma, Nakil, Tayin
- Vatandaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yurttaş, Tebaa, Uyruk
- Hırslanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Öfkelenmek
- İç Oğlanı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Celep
- Oyunbozan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mızıkçı
- Gök Kubbe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gök
- Diriltme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhya
- Geçenlerde kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçende
- Bel Kemiği kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esas, Temel
- Bilamübalağa kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Abartmadan
- Beyyine kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Delil, Kanıt
- Ümera kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Amirler, Buyurmanlar
- Israr kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Direnme, Üsteleme, Üstünde Durma, Bekinme
- Tebdil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Değiştirme, Kılık
- Körüklemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kışkırtmak, Pompalamak, Tahrik Etmek, Teşvik Etmek
- Eğlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Beklemek, Oyalanmak, Alay Etmek, Alem Yapmak, Durmak, Gezinmek, İzlemek, Lağa Koymak, Maskaraya Koymak, Seyretmek
- Ara Düzelten kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ara Bulucu
- Hayırsever kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yardımsever, Hayırsever, İyilikçi
- Çabuklaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tezleşmek, İvedileşmek, Süratlenmek, Hızlanmak
- Savan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Örtü, Geçici, Devamsız, Muvakkat, Değersiz
- Geçerli Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Konuşmak
- Yersiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gereksiz, Boşuna, Abes, Anlamsız, Fuzuli, Uygunsuz
- Muhmel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kadife
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü