Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Dinamik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hareketli, Canlı, Devingen, Etkin
- Çarliston kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnce, Uzun
- Estelik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Abide, Anıt, Yadigâr
- Daltaban kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşağılık, Serseri, Yalınayak
- Nüzul kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Felç, İnme
- Meşguliyet kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uğraş
- Palan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Semer
- Taharri Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Araştırmak
- Kampüs kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yerleşke
- Usturuplu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dakik, Dürüst, Münasip, Uygun, Ustalıklı
- Saklanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sinmek
- Mamafih kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bununla Beraber
- İnce Ağrı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Verem
- Sağalmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İyileşmek, İyi Olmak
- Tasrif kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çekimleme, Çekim
- Dolaysız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bilavasıta, Direkt, Doğrudan Doğruya
- Yağız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Esmer, Siyah, Yiğit
- Arozöz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yer Sulama Arabası, Sulamaç
- Tahsisat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ödenek, Karşılık, Ayrıltı
- Üleş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pay
- Misak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Antlaşma, Bağlaşma, Sözleşme
- Efkârsız kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tasasız
- Velur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kadife
- Özgür kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Azat, Bağımsız, Hür, Muaf, Serbest, Erkin
- Nazikçe kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İnce, Nazik
- Sevecenlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şefkat
- Nakil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Taşıma, Göç, Aktarım, Geçirme, Aktarma, Tayin, Atama, İletim, Göçürme, İletken, İletme, Aktarış, Taşın
- Köşk kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kulübe, Kasır
- Üretmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Oluşturmak, Yaratmak, Meydana Getirmek, Öndürmek, Çıkarmak, Yapmak
- Tutarlık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Rabıta, Uygunluk
- Jüt kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Telis
- Ağırsamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yüksünmek
- Septik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuşkucu
- Zehir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağu, Ağı, Sem, Acı, Keder, Ot, Sıkıntı, Zıkkım
- Dönüştürmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çevirmek
- Ya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bes, Evet, Veya
- İbare kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sözce
- Tonbalığı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Orkinos
- Kitaplık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kütüphane
- Bed kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kötü, Çirkin, Tuhaf
- Kemirici kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kemiren
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü