Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Deşarj Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Boşalmak, Rahatlamak
- İç Sürme kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İshal
- Kaynaşmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Birleşmek, Sıkı Fıkı Olmak, Hareketlilik, Hareket Etmek
- Topaç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fırfıra, Fırlangıç
- Başlayış kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Giriş
- Başmakale kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başyazı
- Sevilmeyen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İtici
- Başlangıç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Önsöz, İlk Bölüm, Giriş, Mukaddime, Baş, Eşik, Menşe
- Jeotermal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yerısıl
- İstikrarlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dengeli, Kararlı
- Köylük Yer kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Köy
- Hipopotam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Su Aygırı
- Sinir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asabiyet, Asap, Öfke
- Başlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Girişmek, Harekete Geçmek, Muameleye Koymak, Almak, Atılmak, Doğmak, Gelmek, Girmek, Kalkmak, Koyulmak, Olmak, Oluşmak, Tutmak
- Abit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zahit
- Hürmetsiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müptezel
- Başkonsolos kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Büyükelçi
- Enik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çocuk, Küçük
- Başmuharrir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başyazar
- Yetimhane kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yetiştirme Yurdu
- Us kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Akıl
- Sakarca kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sarsakça
- Haylaz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hayta, Afacan, Çapkın, Hınzır, Nadinç, Yaramaz
- Berenarı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Biraz, Oldukça
- Papazi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bürümcük
- Müşkülat kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çetinlik, Güçlük, Güçlükler, Zorluk, Zorluklar
- Şaklaban kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şakacı, Dalkavuk, Lağlağıcı, Şen, Güldürücü
- Kespetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kazanmak, Dinmek
- Çeneli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çenebaz
- İtmam Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tamamlamak
- İmece kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İmecilik
- Deniz Hamamı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kumsal
- Müphem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belirsiz, Kapalı, Örtülü
- Beş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlkokul
- Tağyir kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozma, Değiştirme, Başkalaştırma, Özgertme, Başkalama
- Akçeli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mali
- Kritik Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Araştırmak, Eleştirmek, İncelemek
- Mütedeyyin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dindar, Dinselci
- Bodyguard kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Koruyucu
- İcareye Vermek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kiralamak
- Ahmakça kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bönce
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü