Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Değerlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Önem Vermek, İtibar Etmek
- Kılgısal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uygulamalı
- Dinlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kulak Vermek, İşitmek, Söz Dinlemek, Uymak
- Ebucehil Karpuzu kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Acı Hıyar, Eşek Hıyarı
- Peklik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Direnç, Kabız, İnkıbaz
- Ötmüş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mazi
- Dayak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Destek, Dövme, Kötek, Mesnet, Rahle, Sopa, Sürgü, Vurma, Patak, Payanda
- Sayın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hürmetli, Muhterem, Seçkin, Değerli
- Erişim kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ulaşım
- Şavkımak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Işık Saçmak, Parlamak
- Lüle kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kıvrım, Namlu
- Ürümek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Havlamak
- Karakarga kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuzgun
- Mahfaza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korunak, Mücre, Sandıkça, Kavza, Kap
- Muziplik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Takılganlık
- Şakramak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şakımak
- Tedarik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bulma, Sağlama, Edinme
- Kavkı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kabuk
- Kal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Laf, Lakırtı, Söz
- Nakkaş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bezekçi
- Baş Döndürücü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Aşırı
- Mücevherci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kuyumcu
- Ketmen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çapa
- Hatıra kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Anı, Hediye, Yadigâr, Yazıt, Andaç, Anmalık
- Ünlem kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nida
- Güvey kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Damat, Küreken, Yezne
- İktiza kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerek, Gereklik, Gerekme
- Konsültasyon kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kenes
- Fevkettabii kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tabiatüstü
- Vasıflanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Nitelenmek
- Teberru kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bağışlama, Bağış
- Zati kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zaten, Doğrusu, Aslında, Esasen
- Zahit kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Muttaki
- Tutuşturmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dökmek, Yakmak
- Küşayiş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Açıklık
- Karamsar kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kötümser, Üzgün, Bedbin, Olumsuz, Meyus, Pesimist
- Kılkapan kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kehribar
- Yaşlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İhtiyar, Karı, Koca, Pinpon, (Göz) Sulanmış
- Bunama kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ateh
- Gözenek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Pencere, Mesame, Ajur
- Tağşiş Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karıştırmak
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü