Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Cümlesi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hepsi
- Malaklamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Manda
- Öbürü kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başkası, Diğeri, Öteki, Özgesi
- İkincil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tali, Sünai
- Sendrom kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Belgi, Belirti, Sıkıntı
- Dayanıklılık kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Metanet
- Matmazel kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bayan
- Zati kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Zaten, Doğrusu, Aslında, Esasen
- Sinerji kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görevdeşlik, Güç
- Sağ Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yaşamak
- Taarruz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hücum, Saldırı, Saldırma, Sataşma
- Karşılaştırma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mukayese, Kıyaslama, Kıyas
- Gevşek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Uyuşuk
- Dangadak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ansızın, Birdenbire, Damdan Düşer Gibi
- Kavgalı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dargın
- Dayanışma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı El Birliği, Hemreylik, Tesanüt
- Epilepsi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tutarık, Sara
- Beletçi kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İletken, Kondüktör
- Eleştirmeci kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Münekkit, Tenkitçi
- De kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bile, Dahi
- Muhtariyetlik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Özerk
- Tadat Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Saymak
- Çizgilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Cetvel
- Evlenmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Varmak, İzdivaç Etmek
- Lületaşı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eskişehir Taşı, Denizköpüğü
- Bozulmuş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bozgun, Yoz
- Hazırlamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dizmek, Kotarmak, Kurmak, Sağlamak, Tayyarlamak
- İndeks kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dizin, Gösterge, Liste
- Sahiden kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gerçekten, Hakikaten
- Çak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Yırtık
- Muvazzaf kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Görevli, Ödevli, Ödevlenmiş
- İşlemez Olmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durmak
- Geçerlilik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hüküm
- Vitalist kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dirimselci
- Gerçeklik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Asıl, Gerçek, Hakikat
- Soruşturma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tahkikat, Anket
- İye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Malik, Sahip
- Uydurmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Becermek, Bulmak, Elde Etmek, Sağlamak
- Kimsesiz kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fakir, Gariban, Garip, Öksüz
- Randımanlı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Verimli
- Misal kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Örnek, Emsal, Numune, Benzer, Eş
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü