Eş-Yakın Anlamlı, Anlamdaş Kelimeler Sözlüğü
-
Bilinmeyen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gizli, Meçhul, Muamma, Yabancı, Yeni
- Rezerv kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kaynak, İhtiyat, Yedek, Saklanmış, Biriktirilmiş, Henüz İşletilmemiş
- Aygın Baygın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Bitkin, Vurgun
- Yaçın kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fotoğraf, Kılık
- Tahallüs kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Mahlas
- Ötürük kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İshal
- Devrolmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Geçmek
- Ellik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Eldiven
- Okşamak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Benzemek, Sevmek, Sıvamak, Sıvazlamak, Dövmek, Övmek
- İfratçı kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Müfrit
- Darlaştırma kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tazyik
- Dakik kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Usturuplu, Düzenli İşleyen
- Potin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Fotin
- Başlangıç kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Önsöz, İlk Bölüm, Giriş, Mukaddime, Baş, Eşik, Menşe
- Vesveseli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İşkilli, Kuruntulu
- Özetlemek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Hülasa Etmek, Kısaltmak
- Yağday kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durum, Hâl, Vaziyet
- Şifahen kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Ağızdan, Sözle
- Tanrıça kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İlahe, Umay
- Lirizm kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Çoşkunluk
- Kaside kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Samav
- Malihülya kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kara Sevda, Kuruntu
- Aktifleştirici kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Etkinleştirici
- Veziriazam kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sadrazam
- İdare kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Daire, Dümen, Kuruluş, Tutum, Yönetme, Yönetim
- Serkeşlik Etmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Başkaldırmak
- Abiye kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Gösterişli, Tuvalet
- Budak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Dal
- Nazire kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Karşılık, Söz
- Hin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Kurnaz, Zaman, Zamane, Cin Fikirli
- Hanım kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Avrat, Bayan, Eş, Hanımefendi, Hatun, Hayat Yoldaşı, Kadın, Karı
- Misil kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Benzer, Defa, Eş, Kat, Kez, Miktar, Örnek, Benzeş
- Borçlanmak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tedeyyün Etmek
- Yakınlığında kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sularında
- Gözetmek kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Korunmak, Bakmak, Beklemek, Himaye Etmek, Kayırmak, Kollamak, Korumak, Kovmak, Sakınmak, Özen Göstermek, Himaye Etmek, Müterakkip Olmak
- Çala Çukur kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Şarampol
- Nahoş kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Tatsız, Sevimsiz, Çirkin, Kötü, Hoş Olmayan, Kötü, Hoşa Gitmeyen
- Sakin kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Durgun, Sessiz, Sütliman, Dingin, Oturan, Eğleşen
- Damla kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Felç
- Olanak kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı İmkan, İmkân, Mümkünlük, Olabilirlik
- Problemli kelimesinin eş-yakın anlamı, anlamdaşı Sorunlu
Eş Anlamlı Kelimeler Sözlüğü